Etiket arşivi: Fatih Devri

FATİH AŞIK PAŞA CAMİİ RÖLÖVE-RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORLARI

Mayıs-2006

1-YAPININ TARİHÇESİ

Aşıkpaşa Caminin yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Araştırılan kaynaklarda farklı tarihler geçmektedir. Fatih Camileri kitabında 1481 öncesinde yapıldığı, Fatih İlk İstanbul kitabında 1570 tarihinde yapıldığı belirtilmektedir. Cami içerisinde bulunan Hicri 1286 (M.1869) tarihli eski Türkçe bir levhada ise caminin tarihçesi şu şekilde anlatılmaktadır:

Mescid-i Aşık Paşa Bânisi Aşık Paşa Neslinden Kutb-ül ârifin Şeyh Ahmed Efendidir Aziz Meşârü ileyh Seyyid Velâyet Hazretlerinin Şeyhi ve Kayın Pederidir. Şeyh-i meşarü ileyh-i şeyh Zeyneddin el havâfi Kuddise sır-ruh’un hulefasından Şeyh Abdül-Latifin hulefâsındandır. Sekizyüz kırk altı senesi (846- M. Haziran 1442) muharrem-i avâhirinde rıhlet idüb binâ ve ihyâ iddigü mescid-i mezbûrun mihrâb-ı Piş-gâhına defn olundu. Mescid-i mezbûreyi hâssaten Âşık Paşa merhûmun rûh-u âliyesiçün binâ ve tokuz yüz yetmiş sekiz (978-M.1570) senesinde minberini dahi Eğri Abdi efendi zâde Muhammed Beg Efendi vaz’ itmişdir. Ve mescid-i şerifin havlinde medfun Ağâ-yı bâbüssaâde merhûm Hüseyin ağâ teyemmünen ve teberruken bin yüz toksan sekiz (1198-M.1783) tarihinde câmi-i şerifin i’mârına muvaffak olduğu halde irtihal itmiştir.

Aşıkpaşa Mescidinin banisi Aşıkpaşa neslinden Şeyh Ahmed efendidir. Seyyid Velayet Hazretlerinin şeyhi ve kayın pederidir. Şeyhin şeyhi Zeyneddid el Havafinin haleflerinden Şeyh Ablüllatifin halefidir. 846 senesi muharrem ayının sonlarına doğru (Haziran 1442) vefat edip bina ve ihya ettiği mescidin huzur dolu mihrabına defnedildi. sözü edilen mescidi özellikle merhum Aşık Paşanın ruhu için bina etti ve 978 (M.1570) senesinde minberini de Eğri Abdi efendinin oğlu Muhammed bey yapmıştır. Ve mescidin bahçesinde gömülü bulunan Babüssade Ağası merhum Hüseyin Ağa uğur ve şans kabul ederek 1198 (M.1783) tarihinde camin imarına muvaffak olduğu halde vefat etmiştir.

Yukarıdaki bilgiler ve diğer kaynaklarda da Aşıkpaşa Camiini Şeyh Ahmet Efendinin yaptırdığı yazılıdır. Ancak burada Şeyh Ahmet efendinin 1442 yılında vefat ettiğinden bahsediliyor. Ve Şeyh Ahmet Efendi, Seyyid Velayet Hazretlerinin şeyhi ve kayın pederi olduğuna göre ve de Seyyid Velayet Hazretlerinin 1451-1522 yılları arasında yaşadığı bilindiğine göre, Şeyh Ahmet efendinin 1442 tarihinde ölmüş olması mümkün değildir. Dolayısıyla camii de 1453 yılından sonra yaptırmış olması gereklidir.

İstanbul Vakıfları Tahrir defteri 428. sayfa “1912.Vakf-ı Hadice Bint İlyas” vakfiyesinde ilk defa Aşıkpaşa mescidinden söz edilmektedir. 883 zilhicce (Şubat 1497) tarihli olan bu vakfiyeden yola çıkarak Aşıkpaşa Camiinin 1479 tarihinde önce yapıldığını söyleyebiliriz. Dolayısıyla Aşıkpaşa Camii 1453 ile 1479 tarihleri arasında inşa edilmiş olması gereklidir.

Tabloda verilen bilgilere göre 1570 senesinde Aşık Paşa Camiine Eğri Abdi Efendinin Oğlu Muhammet Bey tarafından minber yaptırıldığı söylenmektedir. Dolayısıyla 1570 tarihine kadar Aşık Paşa Cami mescit ve bu tarihten sonra da minberi olduğu ve hutbe okunduğu için Cami olarak sınıflandırılmıştır.

İstanbul Vakıfları Tahrir defterine baktığımızda da bu bilginin doğru olduğu ortaya çıkmaktadır. 1570 tarihinden sonraki Aşıkpaşa bahsi geçen ilk vakfiye “Vakf-ı Nefise Hatun Bint Abdullah” vakfiyesidir (sayfa 430 madde 1917) ve 979 muharrem (Mayıs 1571) tarihlidir. Bu vakfiyede Aşıkpaşa Camii olarak tarif edilmektedir. Bu tarihten önceki vakfiyelerde Aşık Paşa Mescidi denilmektedir.

1633 ve 1782 yangınlardan zarar gördüğü ifade edilen cami XVIII. yüzyılda Darussaade ağalarından Hüseyin Ağa tarafından yaptırılmıştır. Hüseyin Ağa’nın kabri son cemaat yerinin solunda olup mezar taşındaki ölüm tarihi 1783’dür. Cami 1918 tarihli büyük Cibali ve Fatih yangınlarından bir kere daha zarar görmüştür. Bir müddet kapalı kalan cami Vakıflar idaresi tarafından 1971 yılında yeniden restore edilmiştir.

Pervititch Haritası (1928)

2-YAPININ MİMARİ ÖZELLİKLERİ

Cami kare planlı olup iç ölçüleri 9.19 m x9.18 m’dir. Kubbe yüksekliği 13.00 m.’dir. Kubbe sekizgen sağır bir kasnağa oturmakta olup kurşun örtüyle kaplıdır.

Sağ tarafta beden duvarına bitişik kubbe kasnağı seviyesine kadar yükselen kaide üzerinde tek şerefeli bir minare vardır. Kaide, pabuç, 16 pahlı olan gövde bir simitle son bulup şerefe ve petekten oluşan minare tamamen kesme taş ile inşa edilmiştir. Minare külahı ahşap strüktürlüdür ve kurşun kaplanmıştır.

Ayrıca 2 Ekim 1936 tarihli ve Ali Saim imzalı vakıflar idaresine ait tespitlerde:

“Cami büyük bir kubbeli olup minaresi sağ taraftadır. Minarenin külahı ve diğer aksam ile kubbe bize Bursa’nın bariz tesirlerini hatırlatıyor. Güzel bir camidir. Büyük kubbesi 8 köşeli bir mudalla tanbura oturtulmuştur. Caminin önünde bugün harab olmuş son cemaat mahalli vardır. Önündeki ufak bahçesinin duvarına bitişik bir çeşme vardır ki şekli ve kemeri tamamen klasik olup yukarıda yazılı kitabeler bu çeşmenin üzerindedir.” denmekle caminin özellikleri anlatılmıştır.

Camiye cümle kapısından girildiğinde sağda ve solda iki oda vardır. Sağdaki odadan minareye ve kadınlar mahfiline çıkılmaktadır. Ahşap olan bu kısımlar yağlı boya ile boyanmıştır. Merdiven basamaklarının yenilendiği tespit edilmiştir. Ancak merdiven küpeşte ve korkulukları özgündür. Mahfil korkulukları basit ahşap kafeslerden yapılmıştır.

(bkz. rölöve zemin kat planı).

Cami giriş kapısının karşısında yer alan ahşap kapıdan harim kısmına ulaşılır. Ancak Günümüzde giriş kısmını ikiye bölün ahşap doğramalar özgün değildir (bkz.rölöve zemin kat plan). Zemin döşemesi ahşaptır ancak; özgün değildir. Cami iç duvarları 140cm. yüksekliğinde basit ahşap lambri ile kaplanmıştır.

Cami beden duvarları kesme taş ve taş araları iki sıra tuğla ile almaşık tarzda örülmüştür (bkz.rölöve görünüşler). İç kısımlar sıva üzerine kireç badanadır. Kubbesinde ve kasnak üstünde kalem işi motifler mevcuttur. Minber ve kürsüsü ahşap olup kürsü basit ve muhdestir. Minberi ahşap olup oyma barok süslemeleri vardır. Minber yağlı boya ile tamamen boyanmıştır. Mihrap alçı olup yağlı boya ile boyanmıştır. Zaman içinde yapılan badana işleri ile duvar yüzeylerinde bilhassa mihrap üzerinde bulunması gereken  taç motiflerinin örtüldüğü düşünülmektedir. Kıble duvarında alçı kayıtlı vitray iki tepe penceresi bulunmaktadır. Diğer tepe pencereleri mavi ve beyaz olmak üzere renkli opak camlıdır. Caminin zemin kat pencereleri dış kısımlarda alüminyum iç kısımlarda ısı camlı PVC doğramadır. İç kısımda sadece eski pencere veya kepenklerin pervazları korunmuştur.

Yıkılmış olan son cemaat yerinde, minare kaidesi hizasında bir sütun ve başlığı ve camiye bağlı kemeri ile korunmuş, günümüze ulaşmıştır. Baklavalı sütun başlığının klasik Osmanlı üslubu ve oranları 15. YY. dan kalma olduğunu gösterir.

Caminin avlu duvarı üzerinde kesme taştan devrinin özelliklerini taşıyan suyu kurumuş bir çeşmesi vardır. Vakıfnamede bir kuyusunun olduğu ifade ediliyor ise de yapılan araştırma kuyu ile ilgili bir ize rastlanmamıştır.

Avlu içinde yer alan tuvalet, abdesthane ve kuran derslerinin verildiği yapılar özgün değildir.

Cami ön cephesinin kesme taş olması  gereken duvarı, çimento harçlı sıva ile sıvanmış ve yüzeyi plastik boya ile boyanmıştır. Saçak kısmına PVC oluk montajı yapılmış olup, ayrıca cümle kapısı üzerine bir sundurma monte edilmiştir. Cümle kapısı sert ağaçtan olup özgün değildir. Olması gereken mermer söve ve kemer taşları sıva veya boya altında kalmışlardır.

Giriş kapısı üzerinde ‘Selamün aleyküm tıbtüm fedhuluha halidin’ ayeti kerimesi yazılıdır.

Diğer cephelerde almaşık duvar örgüsü görülmektedir. Bir sıra kesme taş aralarına iki sıra tuğla yapılmıştır.  Sol cephe dışındaki cephelerin alt pencere söveleri küfekidir. Sol cephenin ise mermerdir.Cephelerde iki sıra altta iki sıra üstte olmak üzere toplam dört pencere bulunur. Alt kottaki pencereler düz atkılıdır. Pencere aynasını çevreleyen kemerler sivri kemerdir. Bunların lokmalı demir parmaklıkları vardır. Beton şebekeli tepe pencereleri de sivri kemerlidir (bkz.rölöve görünüşler). Uzmanlarca yapılan incelemede yapının statik açıdan sorunun olmadığı tespit edilmiştir (bkz.taşıyıcı sistem raporu). Çıplak gözle bakıldığında, oturma ve kayma çatlaklarına rastlanmamıştır. Cephe duvarlarında doğal koşullar neticesiyle taşlarda aşınmalar ve kayıplar meydana gelmiştir. Her cephe, baktığı yön konuma göre aşınma ve kararmalar ile yosunlanmalara maruz kalmıştır. Bu değişimler analiz paftaları üzerine işlenmiştir.

RESTİTÜSYON RAPORU

Cami kare plânlı olup iç ölçüleri 9.19 m. x  9.18 m. dır. Kubbe yüksekliği ise 13.00 m. dir. Kubbe sekizgen sağır bir kasnağa oturur ve kurşun örtüyle kaplıdır (bkz.rölöve ve restitüsyon vaziyet planı, zemin kat planı ve çatı planı.).

Sağ tarafta beden duvarına bitişik kubbe kasnağı seviyesine kadar yükselen kaide üzerinde tek şerefeli minare vardır. Tamamen kesme taş ile örülmüştür (bkz.rölöve ve restitüsyon görünüşler).

Celal Esad Arseven’e göre, cami klasik devir Osmanlı mimarisi içinde yer alır.  Arseven, ” Bu üslubta olan binalar Türkistan ve Selçuklu binalarını andıran ve Selçuklularda devam eden şekillerdedir. Kubbeler doğrudan doğruya köşe bingilerine oturtulmuştur.” demektedir. Cami avlu duvarları sırasında bulunan çeşme de devrin üslubunu taşımaktadır.

Caminin tarihçesi hakkında Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi cilt 1 sayfa 364’ te geniş bilgi vardır. Ayrıca İstanbul Vakıflar emekli başmüdürlerinden İhsan Erzi’nin Hadikatü’l Cevami açıklamalı çevirisinden de bilgi edinilmiştir.

1936 tarihinde çekildiği anlaşılan fotoğraflardan camii duvarlarındaki kalem işi tanzimler görülmektedir (bkz.belge 6). Ancak bu tenzilatların hepsi tespit edilemediğinden retitüsyon projesinde işlenmesi doğru bulunmamıştır. Fotoğraflardan tespit edildiği üzere tepe pencerelerinin kenarlarında kalem işleri vardır. Yine fotoğraflarda içliklerin olmadığı görülür. Ayrıca ilginçtir ki 1936 yılındaki kalem işleri ile 1971 yılındaki kalem işleri farklıdır (bkz. ek fotoğraflar). Dönemsel  analizlerde camilerde alçı içliklerin kullanıldığı tespit edildiğinden ve 1936 yılına kadar yapının çeşitli restorasyonlar geçirdiğide dikkate alındığında restitüsyon projesinde alçı revzenler korunmuştur (bkz. rölöve ve restitüsyon kesit paftaları) . Günümüzde kalem işleri kireç badana ile kapatılmıştır. Uygulama sırasında raspa yapılması ve varsa eğer kalem işlerinin ortaya çıkarılması önerilmektedir.

Zemin pencerelerinde, dış tarafta lokmalı demir parmaklıklar vardır. Günümüzde alüminyum olan dış pencereler ahşap pencerelerle değiştirilmiştir. İç yüzeyde ise özgün pervaz ve ahşap kasalar vardır. Bu bölümlerde yapılan incelemelerde yapının tarihlendiği yüzyılda cami ve türbelerde kapakların kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle restitüsyon projesinde iddialı olmayan ahşap kapaklar önerilmiştir (bkz. restitüsyon kesitler).

1936 yılındaki fotoğraflarda son cemaat bölümüne bakan tepe pencerelerinde ahşap doğramalar vardır. Bu doğramaların özgün olmadığı kemer hizasındaki çimento harçlı dolgudan anlaşılmaktadır. Bu nedenle restitüsyon projesinde alçı şebekeler önerilmiştir.

Minber özgündür ancak; ahşap aksam üzerindeki nakışlar günümüzde yağlı boya ile örtülmüştür. 1936 yılındaki fotoğraflardan minberin önünde takriben 10 cm. yüksekliğinde, 50 cm. eninde bir basamak görülmektedir (bkz. belge 6). Bu fotoğraflarlarla günümüzde aynı yerden çekilen fotoğraflar karşılaştırıldığında harim kısmının zemininin yaklaşık 10 cm. yükseltilmiş olduğu tespit edilmiştir (bkz.restitüsyon belge 6 ve fotoğraf paftası foto 34). Restitüsyon projesinde fotoğraflara dayanarak zemin kotu aşağıya çekilmiştir.

Mihrabın tepelik, çerçeve, kenar bordürleriyle nişin alt kısmında kalem işi nakışların olduğu, eldeki fotoğraflarda görülmektedir. Köşeliği mermer taklidi boyanmış olup kavsara ve sütunçeleri özgündür.  Alçı olan mihrab yağlı boya ile boyandığından kalem işleri gözükmemektedir. Uygulama sırasında raspa yapılması önerilmiştir.

Elimizdeki eski fotoğraflardan mihrabın iki yanında ahşap korkulukla sınırlandırılmış set tespit edilmiştir (bkz. belge 6). Restitüsyon projesinde bu bölüm işlenmiştir (bkz.restitüsyon zemin kat planı ve kesitler).

Restitüsyon projesinde camiye girildiğinde sağ ve soldaki muhdes ahşap bölmeler kaldırılmış, bu bölümler mahfil olarak  projeye işlenmiştir. Kadınlar mahfili ise  rölövesine uygun olarak muhafaza edilmiştir. Ancak günümüzde kadınlar mahfilini taşıyan ahşap sütunların aynı aksta olmadığı görülür. Ahşap dikme yerleri  Reşat Ekrem Koçu’ nun çizdiği restitüsyon planı dikkate alınarak hazırlanmıştır ( bkz. belge 10). Buna göre mevcut sütunlara akslarında iki sütun daha eklenmiş, mahfil orta bölümüde hafif içeri çekilmiştir (bkz.restitüsyon zemin kat ve birinci kat planı).

Kaynaklardan 1633 ve 1782 yangınlarında yapının zarar gördüğü öğrenilir. XVIII. yüzyılda Darussaade ağalarından Hüseyin Ağa tarafından yapı ihya edilmiştir. Hüseyin ağa bu onarım karşılığında mezarının cami avlusuna yapılmasını istemiştir. Günümüzde de Hüseyin Ağa’nın mezarı camii girişinin solundadır.

Yapının giriş cephesinin sağında son cemaat yerinden kalan tek sütunu ve bu sütuna oturan kemer vardır. Kaynaklardan 1783 sonrasında Hüseyin Ağa’nın mezarının avluda olması isteği üzerine  son cemaate bitişik kubbeli bir türbenin eklendiği öğrenilmektedir. Bu nedenle restitüsyon projesi iki dönemde incelenmiştir. İlk dönem yapının yapıldığı tarih ile Hüseyin ağanın öldüğü tarih olan 1783 arasındaki dönemdir. İkinci dönem ise 1783 sonrasıdır. Bu dönem ile 1783 öncesi dönem arasındaki tek fark Hüseyin ağanın türbesinin son cemaate eklenmesidir (bkz. 1783 öncesi ve sonrası restitüsyon vaziyet planları). Günümüze ulaşan izlerden de mezarın bulunduğu bölümdeki kemerler tespit edilebilmektedir.

Son cemaatin bazı kaynaklarda yanlarda iki kubbe ortada beşik tonozdan ibaret olduğu, bazı kaynaklarda ise yanlarda iki kubbe ve ortada beşik kubbeciğin yer aldığı yazmaktadır. Yapıda tespit edilen izlerden ve mevcut kemer genişlik ve yüksekliğinden sütun yerleri tespit edilmektedir. Buna göre girişin sağ ve solundaki birimler eşit genişliklere sahiptirler ve bu birimlerin kaynaklarda söylendiği gibi kubbe ile örtülmüş olmaları yüksek bir ihtimaldir. Girişin olduğu aks ise yanlara göre daha dardır. Bu bölüm plan olarak dikdörtgendir. Kaynaklardaki bilgiler ışığında bu bölümün beşik tonoz olması da yapının dönemsel analizi yapıldığında çok zor bir ihtimaldir. Yapılan dönemsel incelemelerde son cemaat yeri beşik tonozla geçilen yapılara rastlanmamıştır. Sadece Bursa’ da 15. yüzyıl  başlarında yapılan camilerde kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu yapılarda da son cemaat bölümünde açıklıkları geçen kemerlerin üzerindeki duvarlar yükseltilmiş ve örtüler duvarın arkasında kalarak gizlenmiştir. Böylelikle beşik tonoz örtünün alnı duvar arkasına gizlenmiştir.  Bu cami tipine İstanbul’ da örnek olacak bir yapı tespit edilememiştir.

Rölöve raporunda da açıklandığı gibi Aşık Paşa Camii’nin tarihi ile ilgili net bir bilgiye ulaşılamamıştır. Bazı kaynaklar Aşık Paşa zade tarafından yaptırıldığını söylemekte ve kesin tarihi bilinememektedir açıklaması yapmakta (Fatih Camileri adlı eserde bilgi verilmektedir), bazı kaynaklar ise Aşık Paşa’ nın torunu tarafından 1570 yılında yaptırıldığı bilgisini verilmektedir (Fatih İlk Devir adlı kaynakta yer alan bilgidir.) . Aşık Paşa zadenin ölümü 1481’ dir. Eğer Aşık Paşa tarafından yaptırıldıysa 1481’ öncesi inşaa edilmiş olması gerekir. Kaynaklardan alınan bilgiler çok geniş bir dönemi kapsamaktadır. Biri 15. yüzyıl sonu diğeri ise 16. yüzyıl sonudur. Cami’ nin mimari karakteri incelendiğinde almaşık duvar örgüsü, tek kubbeli plan tipi ile Arseven’ in de tespit ettiği gibi  ilk devir camilerini anımsatır.

Günümüze ulaşamayan ve restorasyon projesinde de yapılması önerilen son cemaat bölümü ile ilgili olarak 15. ve 16. yüzyıl camileri araştırılmıştır. Araştırmada öncelikle  plan, cephe ve malzeme özelliği açısından Aşık Paşa cami ile benzer özellikteki yapılar ele alınmıştır. Araştırmalarda tespit edilen en önemli noktalardan biride kare planlı tek kubbeki plan tipinin 16. yüzyılın ikinci yarısından sonra yerini ters haç planlı camilere ve ana sağının yanında yan sağınlarında olduğu daha büyük camilere bıraktığıdır. Bu belge doğrultusunda yapının mimari özellikleri dikkate alındığında 15. yüzyılda yapılmış olma ihtimali daha da kuvvetlenmektedir.

1453- 1570 yılları arasında yapılan camileri incelersek;

Yavuz- Er Sinan Camii (Fatih Dönemi)

Yavuz-Er Sinan Cami Fatih dönemi yapılarındandır. Fotoğraftan da görüldüğü gibi kesme taştan yapılmış yapının plan düzeni Aşık Paşa ile benzerdir. Sivri kemerli tepe pencereleri, düz atkılı alt kot pencereleri, kubbenin sekizgen kasnağa oturması ile Aşık  Paşa camiiyle benzeşir. Bu örnekte son cemaat yeri görülemese de kaynaklardan yanlardaki ve ortadaki bölümlerin açıklıklarının eşit olduğunu ve kubbe ile örtülü olduğunu öğrenmekteyiz. Fotoğraftan son cemaat kubbesinin de ana sağındaki gibi kasnağa oturduğu tespit edilmiştir.

Yarhisar Camii (1461)

Banisi; Fatih devri ulemalarından Yarhisar’ lı İstanbul Kadısı Muhslihddin Mustafa Efendi olan Yarhisar Camii 1461 yılında yapılmıştır. Yavuz-Er Sinan camiinde olduğu gibi kesme taştan yapılan cami tek kubbelidir. Kubbesi kasnaksızdır. Buna uygun olarak son cemaatteki kubbelerde kasnaksızdır. Minare kaidesi, formu Aşık Paşa ile benzerlik göstermektedir. Kaynaklardan bu caminin de son cemaat yerinin üç bölümden oluştuğunu ve eşit açıklıklarla geçilen kısımların kubbe ile örtüldüğünü öğrenmekteyiz.

Dülgerzade- dülgeroğlu Cami
i (1480)

Banisi; Hoca Şemseddin Habib Efendi olan Dülgerzade Camii 1480 yılında yapılmıştır. Son cemaat yeri kubbelerle geçilmiş olan caminin sekizgen kasnağa oturan kubbesi gibi son cemaatteki kubbelerde kasnağa oturmuştur.

Fatih Bali Camii (1504)

Beyazıt’ın kızı Hüma Hatun tarafından yaptırılan Bali Camii 1504 tarihlidir. Tek kubbeli caminin son cemaat yeri, yanlarda ikişer kubbe ortada ise haç tonoz ile örtülmüştür. Bu yapıda giriş bölümlerinin açıklıklarına göre ve vurgulanması açısından farklı bir örtü ile kaplanabileceğini görmekteyiz.

Firuz Ağa Camii (1512)
Firuz Ağa Camii (1512)

II.Beyazıt’ ın haznedar başısı Firuz Ağa tarafından yaptırılan camii, diğer örnek yapılardaki gibi kare planlı ve tek kubbelidir. Plan şemasından son cemaattin üç kubbe ile geçildiğini görmekteyiz.Yine plan şemasından giriş aksında yer alan kubbenin açıklığının yanlardakilere göre daha dar olduğu tespit edilmektedir. Kesme taştan yapılmış camii kubbesi sekizgen kasnağa oturmuştur. Son cemaatteki kubbelerinde kasnağa oturduğunu görmekteyiz.

Kasım Paşa Camii (1515)
Kasım Paşa Camii (1515)

Kasım Paşa camii , Cezeri Kasım Paşa tarafından yapılmıştır. Plan şemasından da görüleceği gibi tek kubbeli ve kare bir plana sahiptir. Minaresi kesme taştan olan yapının duvarları almaşık örgüdür. Son cemaat yerindeki sütunlar mermerdir ve sütun başlıkları Aşık Paşa Camiin deki gibi üçgen baklavalıdır. Sütunlar kalındır. Başlıktan tabana kadar genişlemeyip aynı çapta inmektedir. Bu camide giriş kapısı ortadan değil sağdandır. Bu şekilde planlanmış aynı devir özelliklerini taşıyan başka örneklere rastlamak mümkündür.

Zal Mahmut Paşa Camii (1551)

Zal Mahmut Paşa Camii, Kanuni Süleyman’ ın damadı ve veziri olan Zal Mahmut Paşa ile Zevcesi Şah Sultan tarafından 1551 senesinde yaptırılmıştır. Aşık Paşa Cami’ ne göre daha büyük olan yapının son cemaat yerinin yanlarda iki kubbe ortada ise aynalı tonoz ile geçildiği tespit edilmiştir.

Atik Valide Camii (1570)

1570 yılında yapılan Atik Valide Camii, plan özelliği açısından Aşık Paşa Camii ile örtüşmese de camilerde son cemaatin orta bölümünün kubbe ile değil farklı bir örtü biçimi ile de geçildiğini gösteren bir yapı örneğidir. Caminin son cemaatini yanlarda ikişer kubbe ortada ise aynalı tonoz örtmektedir.

Yukarıda incelenen örneklerde tek kubbeli camilerin son cemaat yerlerinin genelde eşit açıklıklara sahip olduğu kubbe ile geçildiği tespit edilmektedir. Ancak bunun bir kural olmadığını incelenen diğer camiilerde görmekteyiz. Son cemaattin orta bölümünün aynalı tonoz ile geçildiği örneklerde vardır. Aşık Paşa camiinde incelenen örneklerden farklı olan durum son cemaatin orta bölümünün yanlardan daha dar açıklığa sahip olmasıdır. Ancak yapıdaki izler bizi bu noktaya getirmektedir. Kemal Üçüncüoğlu tarafından 1981 senesinde Vakıflar Bölge Müdürlüğünce hazırlanan restitüsyon projesinde son cemaat yeri, yanlarda kubbe orta bölümde aynalı tonoz ile geçilmiştir. Projede giriş aksındaki açıklığın diğerlerine göre daha dar olduğu ve yapının izleri dikkate alınarak hazırlandığı görülmektedir.

Vakıflar Bölge Müdürlüğü Arşivlerinde Bulunan Kemal Üçüncüoğlu tarafından hazırlanan Aşık Paşa Camii Restitüsyon Önerisi (1981)

Raporda açıklandığı gibi kaynaklarda kubbeler arasında kalan bölümün örtüsü beşik tonoz olarak geçmektedir. Ancak şunu da unutmamak gerekir ki bir çok  konuda olduğu gibi anlatım farklı olabilir. Çünkü beşik tonoz daha çok kilise yapılarında kullanılmış bir örtü biçimidir ve beşik tonoz alnının camii giriş aksında kullanıldığı bir örnekle karşılaşılmamıştır.

Elimizdeki belgeler ve yapıdaki izler doğrultusunda 1783 öncesi restitüsyonda son cemaat yerinin yanlarda kubbe ortada aynalı tonoz ile geçilmesi önerilmiştir. 1783 sonrası dönemde Hüseyin ağa türbesinin yapıya eklenmesi ile mevcut son cemaate kubbeli bir birimin daha eklendiğini kaynaklardan tespit ettiğimizden 2. dönem restitüsyonu bu belgeler doğrultusunda hazırlanmıştır.

Yapının 1936 yılındaki fotoğraflarından son cemaat döşeme yüksekliği tespit edilmektedir (bkz. belge 7).

1783 sonrası dönemde eklenen türbenin giriş cephesine bakan cephesi açıktır. Vakıfların arşivinden bulunan projede mevcut olan yüksekliği ortalama 1.50 m. olan duvar belge kabul edilmiş ve bu bölüm duvar ile kapatılmıştır. Ancak yerinde bakıldığında örülü olan duvarın devşirme malzemelerle yapıldığı görülür. Ayrıca bahçe duvarının sütuna bakan yüzü düzgün kesme taş ile örülmüştür. Bu iki belge dikkate alındığında türbenin girişe bakan cephesinin kapatılmadığı ortaya çıkmaktadır (bkz. Restitüsyon 1783 sonrası dönem ön cephe). Türbenin diğer duvarlarının kapalı olduğunu  arka cephelerdeki kesme taş örgüden tespit ediyoruz.

Vakıflardaki arşiv taramasında caminin 1971-1981 yılları arasındaki fotoğrafları bulunmuştur. Bu fotoğraflarda son cemaat yerinin yüksekliğinin 1936 yılındaki fotoğrafa göre farklı olduğu görülür. Restitüsyon projesinde elimizdeki en eski tarihli belgedeki son cemaat döşeme kotu kabul edilmiştir.

Camii avlu duvarına bitişik konumdaki, sokağa cepheli Aşıkpaşa Çeşmesi’ nin restitüsyon projesi ‘İstanbul’un Tarihsel  Topoğrafyası’ adlı kitapta bulunan eski bir fotoğraf ile, 1936 yılına ait fotoğraflar doğrultusunda hazırlanmıştır. ‘İstanbul Topoğrafyası’ adlı kitapta kirpi saçakların olduğu , avlu duvarının üst kısmından yükselen haznenin duvarlarının sıvalı olduğu tespit edilmektedir. 1936 yılına ait fotoğraftan ise su haznesinin üst örtüsünün alaturka kiremit olduğu tespit edilmiştir. Çeşmenin yalak kısmı yol kotundan altta kalmıştır. Restitüsyon  projesinde elimizde özgün kot olmadığından mevcut kot kullanılmıştır.

Avlu içerisinde yer alan ve muhdes olan abdestlik kısmı ile kuran derslerinin verildiği  bina restitüsyon projesinde kaldırılmıştır.

Belge 1
Belge 2
Belge 3
Belge 4
Belge 5
Belge 6 (1936)
Belge 6-1 (1936)
Belge 7 (1936)
Belge 8(1936)
Belge 9 (1936)
Belge 10 (Reşat Ekrem Koçu’ nun hazırladığı restitüsyon planı)
Belge 11 – Türbe bölümünden çekilen fotoğraf (1971)
Belge 12 -Yıkılan son cemaat bölümünden çekilen fotoğraf (1971)
Belge 13-Türbe bölümünden çekilen fotoğraf (1981)
Belge-14 Son cemaat bölümünden geriye kalan kemer (1981)
Belge 15- Caminin avlu duvarı cephesinden görünüşü (Fotoğrafta türbenin olduğu bölümün yan duvarının açık değil kapalı olduğu görülmektedir.)
Belge-16 Mahfil bölümünden çekilen fotoğraf (1971)
Belge-17 Kadınlar mahfili (1981)
Belge-18 Aşıkpaşa Çeşmesi (1936)
Belge-19 Aşıkpaşa Çeşmesi

RESTORASYON RAPORU

Restorasyon 1783 sonrası dönem için önerilen restitüsyon projesi doğrultusunda hazırlanmıştır. Buna göre kare planlı tek kubbeli yapının son cemaat bölümü yanlarda kubbe ortada aynalı tonoz ile geçilmiştir. Hüseyin Ağa’ nın türbesi son cemaat bölümüne eklenmiş ve üst örtüsü kubbe olarak önerilmiştir.

Cami tek hacim olarak özgün haline göre planlanmıştır. Günümüzde mevcut olan muhdes ahşap bölmeler kaldırılmış, girişin sağ ve sol bölümlerine mahfil yapılmıştır. Mahfiller zeminden ortalama 31.5 cm daha yüksektedir. Sağda yer alan merdiven yeri özgündür ve sağdaki mahfil üzerinden kadınlar mahfiline çıkılmaktadır (bkz. restorasyon projesi zemin kat planı).

Restitüsyon raporunda da açıklandığı gibi kadınlar mahfilini taşıyan ahşap sütunlar birbirinin aksına gelecek şekilde yerleştirilmiştir. Mevcutta mahfili taşıyan ahşap sütunlar birbirini karşılamayarak çapraz durmaktadır (bkz. rölöve zemin kat planı). Bu camilerde rastlanan bir plan anlayışı değildir. Ekrem Koçu’ nun restitüsyon önerisi dikkate alınarak mevcut sütunların akslarına birer tane daha sütun konulmuş ve kadınlar mahfili ortadan içeri çekilmiştir (bkz. restorasyon zemin kat ve birinci kat planı).

Zemin döşemesi restitüsyonda tuğla önerilse de restorasyon projesinde kullanım açısından ahşap önerilmiştir. Duvarlara uygulama sırasında raspa yapılması ve varsa özgün kalem işlerinin ortaya çıkarılması önerilir.

Zemin kat pencerelerinin iç kısımlarında kullanılacak kapak için iki öneri sunulmuştur. Restorasyon öneri 1 ve restorasyon öneri 2 arasındaki tek fark özgün olan ahşap pervazlara öneri 1’ de ahşap kapakların gelmesi öneri 2’ de ise ahşap doğramalı pencerelerin yerleştirilmesidir.

Son cemaat bölümü 1783 sonrası döneme ait restitüsyon önerisi doğrultusunda hazırlanmıştır. Restorasyon projesinde iç bölüm ve son cemaat zemin kotu fotoğraflarla da belgelendiği için restitüsyon  projesi doğrultusunda önerilmiştir. Ancak uygulama sırasında zemin kotu ile ilgili tespitin yapılması gerekmektedir.

Yapıda uzmanlar tarafından yapılan incelemeler sonucunda herhangi bir taşıyıcı sistem sorunu olmadığı tespit edilmiştir (bkz. taşıyıcı sistem raporu).  Son cemaat yerinin özgün yapım sistemleri ile yapılması önerilmiştir. Kemerlerde kullanılacak tuğlalar, piyasada satılan sıradan makine (pres) taban tuğlasından değil klasik tuğla normlarında kalıplanmış, pişirilmiş olmalıdır.

Cephelerde özgün olmayan (klima, elektrik direği..vb.) eklerin kaldırılması gerekmektedir. Doğal koşullar sonucunda cephelerde kirlenmeler olmuştur. Kirlenmelerin taşın patina yüzeyine zarar vermeden temizlenmesi önerilmiştir. Cephe duvarlarındaki küfeki taşların ve tuğla sıraların tamirinin, çürütme usulü ile yenilenmesi uygun olacağı gibi erimiş tuğla sıralarını da klasik ölçülerde ve dokuda imal edilmiş tuğlalar ile doldurulması derzlerin ve derz tamiratlarının horasan harcı ile yapılması önerilir. Önceki onarımlarda yapılmış olan çimento harç tamiratlarının temizlenmesi ve özgün malzeme ile onarımı gerekmektedir.

Restorasyon projesinde iç duvarları çevreleyen ahşap lambri kaldırılmıştır. Cami içindeki kapiler nemin önlenmesi için duvarlara yalıtım yapılması önerilmiştir.

Mevcut olan alüminyum doğramlar yerine ahşap doğramalar, beton tepe pencereleri yerine alçı pencereler  kullanılmıştır.

Avlu içinde özgün olmayan kuran kursunun verildiği yapı kaldırılmıştır. Rölöve raporunda sunulan pervititch haritasında (1928) yapının etrafında tuvalet bölümlerinin olmadığı görülmektedir. Tuvalet bölümünün cami avlu içerisindeki yerinin ve mimarisinin uygun olmamasından  dolayı kaldırılması önerilmiştir. Yerine çeşme su haznesinin yanında, parsel sınırına bitişik bahçe duvarının yapılması ve bu duvara yaslanmış abdestlik bölümlerinin olması önerilmiştir.Abdestlik bölümünün iki yanından zemin alt kotunda kalan bay ve bayan tuvaletlerine iniş merdivenleri yer alır. Abdestlik bölümü ile merdiven girişlerinin çatısı birdir ve  kırma çatıdır. Alaturka kiremit ile kaplanmıştır.Mevcut tuvalet bölümünün kaldırılması ile açılan alan sert zemin olarak bırakılmış, bu bölüme musallah taşı yerleştirilmiştir.

Camii avlu duvarına bitişik konumdaki, sokağa cepheli Aşıkpaşa Çeşmesi’ nin restorasyonu ‘İstanbul’un Tarihsel  Topoğrafyası’ adlı kitapta bulunan eski bir fotoğraf ile, 1936 yılına ait fotoğraflar doğrultusunda hazırlanmıştır. ‘İstanbul Topoğrafyası’ adlı kitapta kirpi saçakların olduğu , avlu duvarının üst kısmından yükselen haznenin sıvalı beden duvarları tespit edilmektedir. 1936 yılındaki fotoğraftan  ise su haznesinin üst örtüsünün alaturka kiremit olduğu tespit edilmektedir. Cephesinin temizlenmesi önerilen çeşmenin yalak kısmı yol kotu yükseldiğinden altta kalmıştır. Restorasyon projesinde elimizde özgün kot olmadığından mevcut kot kullanılmıştır.

Binaya tesis edilmiş, tabii gazla çalışan kalorifer tesisatı muhafaza edilebilir ya da yapıya  az müdahale olması açısından elektrikli seccade kullanılabilir. Isıtma sistemi ile ilgili önerilen seçeneklerin hangisinin uygulanacağına Rölöve ve Anıtlar Kurulu tarafından karar verilmelidir.

KAYNAKLAR

1-ÜLGEN; HİKMET,’ İSTANBUL CAMİLERİ’, AKŞAM KİTAP KULÜBÜ YAYINLARI, 1966, İSTANBUL.

2-ÖNEŞ, GÖNCÜOĞLU, SAATÇİ, ERTUĞRUL, YÜKSEL, YİVLİK NEFTÇİ, NEFTÇİ; ETHEM RUHİ, SEMA, SUPHİ, ALİ DOST, MÜFİT, AYŞE, ARAS, ‘FATİH İLK İSTANBUL’, FATİH BELEDİYESİ BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜD.

3-‘FATİH CAMİLERİ VE DİĞER TARİHİ ESERLER’, TÜRKİYE DİYANET VAKFI FATİH ŞUBESİ, 1991, İSTANBUL.

4-WIENER-MÜLLER; WOLFGANG, ‘İSTANBUL’UN TARİHSEL TOPOGRAFYASI’, YAPI KREDİ YAYINLARI, 2002, İSTANBUL.

5-AYVERDİ, YÜKSEL; E.HAKKI, İ.AYDIN,’ İLK 250 SENENİN OSMANLI MİMARİSİ’, İSTANBUL FETİH CEMİYETİ İSTANBUL ENSTİTÜSÜ, 1976, İSTANBUL.

6-‘EMİNÖNÜ CAMİLERİ’, TÜRKİYE DİYANET VAKFI EMİNÖNÜ ŞUBESİ, 1987, İSTANBUL.

7-AYVANSARAYLI HAFIZ; HÜSEYİN, ‘CAMİLERİMİZ ANSİKLOPEDİSİ-I.CİLT’, TERCÜMAN AİLE VE KÜLTÜR KİTAPLIĞI YAYINLARI, 1987, İSTANBUL.

8-AYVANSARAYLI HAFIZ; HÜSEYİN, ‘CAMİLERİMİZ ANSİKLOPEDİSİ-II.CİLT, TERCÜMAN AİLE VE KÜLTÜR KİTAPLIĞI YAYINLARI, 1987, İSTANBUL.

9-KURAN; APTULLAH, ‘MİMAR SİNAN’, HÜRRİYET VAKFI YAYINLARI, 1986, İSTANBUL.

10-ETHEM; ‘HALİL, CAMİLERİMİZ’, İSTANBUL KANAAT KÜTÜPHANESİ, 1932, İSTANBUL.

11-‘İSTANBUL CAMİLERİ’, BABIALİ BASIMEVİ.

12-ASLANAPA; OKTAY, ‘OSMANLI DEVRİ MİMARİSİ’, İNKILAP KİTABEVİ, 1986, İSTANBUL.

13-ÖZ; TAHSİN; ‘İSTANBUL CAMİLERİ’, TÜRK TARİH KURUMU BASIMEVİ, 1987, ANKARA.

14-SÖZEN, ARIK; ASOVA, BİLGE; ‘TÜRK MİMARİSİNİN GELİŞİMİ VE MİMAR SİNAN’, TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI, 1975, İSTANBUL.

15-PERVİTİTCH HARİTALARI (1928)

16-İSTANBUL VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ARŞİVİ

17-İSTANBUL ENCÜMEN ARŞİVİ

18-CANATAR, DOÇ.DR.MEHMET, ‘İSTANBUL VAKIFLARI TAHRİR DEFTERİ 1009(1600) TARİHLİ’, İSTANBUL FETİH CEMİYETİ, 2004, İSTANBUL

Zeytinburnu Fatih Cami Restorasyonu

0

ZEYTİNBURNU FATİH CAMİ TARİHÇESİ VE GEÇİRDİĞİ ONARIMLAR

İstanbul Osmanlı Mimarisinin en önemli merkezlerinden biridir. İstanbul’un fethi ile birlikte Bursa ve Edirne de inşası yapılan mimari eserler İstanbul dada yapılmaya devam etmiştir. Fatih Devrinin ve İstanbul ekolünün anası Orhan Gazi devrinde meydana gelen mimaridir. Kaynak Orhan Gazi dönemine aittir.

Fatih Devri İstanbul’unda Rumeli Hisarı, Topkapı Sarayı ve emsali olmayan muhteşem çarşı, bedesten ve camiler bulunmaktadır. Fatih camileri, tek başlarına değil genel olarak mektep, türbe ve medreselerle birlikte inşa ettirmiştir. Fatih Devri mimarisi Osmanlı Klasik Mimarisinin şekillenmesinde aktarıcı ve aracı olmuştur.

Zeytinburnu Fatih Camide 1452 yılında inşa edilen Fatih Devri yapılarındandır. Kazlı Çeşme Cami olarak da bilinmektedir. Kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemekle beraber 2.Mehmet’e  atfedildiğin den olsa gerek Fatih Cami olarak anılır. Bu ibadethanenin sur dışında inşa edilen ilk camilerden biri olduğu da bilinmektedir. Caminin günümüze kadar özgün gelen tek parçasının sadece minaresinin alt gövdesi olduğu tespit edilmiştir. Cami ahşap çatılı ve kagir bir binadır.

2.Mahmut döneminde 1813 senesinde yenilenen cami, 1954 yılında da derici esnafı tarafından bir kez daha temelli bir onarımdan geçirilerek ibadete açılmıştır. Cami hala faal durumdadır.

Ekrem Hakkı Ayverdi Osmanlı Mimarisinde Fatih Devri adlı kitabının 3.cildinde ise Fatih Cami’den şöyle bahsetmiştir: ‘ Kazlı Çeşme’de, Bakırköy’e giden cadde üstünde ki büyük cami’dir. Hadika Yedikule Kapısındaki bu cami’nin Fatih Sultan Mehmed’in esas vakfına mülhak olduğunu yazar. 1332 tarihli evkaaf cedvelinde 750 kuruş vazifeli yedinci sınıf cami’ler arasında gösterilmiştir. Vakfiyelerde kaydı yoktur, fakat muhasebe cedvelinde imam ve hatib olana 10, mu’arif ve kayyım vazifesini gören müezzine, hasıra bir dirhem ayrılmıştır.

1

Cami 2. Sultan Mahmud devrinde tamamen yeniden yapılmış büyük bir binadır. İçten 12.75 genişlikde,10.80 m. derinliktedir; duvar 1.00 m. dir. Mihrap yuvarlak bir çukurdan ibaretdir; minber, mahfil süsleri, tavanın kılçıklı pasaları ve yuvarlak kepçe sıvalı koltuk silmesi hep ampir üslubunda yapılmışdır.  Haricde büyük kepçe sıva saçak silmesi, alçı pencereler de böyledir. Son zamanlarda ön tarafına betondan geniş bir son cema’at mahallide eklemişlerdir.

Bütün bu yenilikler ortasında minarenin dört köşe kaidesi, küpü, gövdeden kalan 1.20 m. kısım eskidir ve kesme taştandır; fakat taşlar çok yangın görmüş, erimiştir. Minare şimdiki son cemaatin solunda olduğundan eskiden de burada bir revak olduğu anlaşılır’.

Harimden Kadınlar Mahfiline Bakış
Harimden Kadınlar Mahfiline Bakış

Harim Genel Görünüş
Harim Genel Görünüş

Alt ve Üst Kat Pencereleri
Alt ve Üst Kat Pencereleri

Alt Kat Pencere Detayı
Alt Kat Pencere Detayı

Üst Kat Pencere Detayı
Üst Kat Pencere Detayı

RESTORASYON ÖNCESİ YAPININ MEVCUT DURUMU ve ÖNERİLER

Taksim Yapı Mimarlık İnşaat Restorasyon Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanlığı’na yapılan 17 Eylül 2011 tarihli başvuruyla, İstanbul İli, Zeytinburnu İlçesi, Kazlıçeşme Mahallesi, 783 Ada, 4 Parsel Sayılı Kazlıçeşme Fatih Camisi Taşıyıcı Sisteminin Mevcut Durumu, Onarım Ve Güçlendirme Önerileri Hakkında Rölöve-Restitüsyon-Restorasyon(RRR) projesi kapsamında, restorasyon projesinin hazırlanması ve uygulanması aşamasın da alınması gerekli önlemler konusunda bir çalışma yapılması istenmektedir. Bu çalışma, İTÜ Mimarlık Fakültesi Yönetim Kurulu’nun 23.11.2011 tarih ve 46 sayılı toplantısında alınan karar uyarınca, Taksim Yapı Mimarlık İnşaat Restorasyon Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından hazırlanan rölöve, çeşitli yönlerden alınan fotoğraflar ve yapı yerinde yapılan kapsamlı inceleme sonuçları esas alınarak hazırlanmıştır.

Yapılan incelemeler sonucunda;

Kazlıçeşme Fatih Camisi rölöve üzerinden ve yerinde incelenmiş olup belirlenen hasarlar / bozulmalar ile taşıyıcı sisteme yönelik olarak geliştirilen çözüm önerileri aşağıda özetlenmiştir.

Taşıyıcı Sistemin Mevcut Durumu;

Kazlıçeşme Fatih Camisi, plan ölçüleri yaklaşık olarak 12.66m x 15,85m olan bir cami ile 4.94m x 15,85 olan son cemaat mahallinden oluşan, araları taş yığma taşıyıcı duvar dolgulu ahşap iskeletli bir yapıdır, Camide harimin altında kısmi bir bodrum katı bulunmaktadır, Cami ve son cemaat mahalli dört eğimli tek çatı ile örtülmüş olup çatı örtüsü kiremittir,. Yapının çeşitli bölümlerinde ölçülen en büyük yükseklikler çatıda 8.40m, minarede15,79m’dir. Yapı taşıyıcı sisteminin düşey elemanları, en kesit ölçüleri17cm/19cm ~ 21cm/24cm, aralıkları 2,33m ~ 3.28m olan ahşap dikmeler, en kesit ölçüleri 5cm/10cm ~ 6cm/12cm arasında değişen ve düşeyde aralıkları 1,04m~1,25m olan ahşap kirişlerden / hatıllardan ve kalınlığı95cm olan taş yığma taşıyıcı duvarlardan oluşmaktadır, . Caminin kuzeybatı cephe duvarının iç yüzeyinde, yüksekliği 3,59m olan kadınlar mahfili ile dış yüzeyinde genişliği4,54m x 15.85m olan iki katlı betonarme iskeletli son cemaat mahfili ile ek mahfil katı bulunmaktadır, Yapı taşıyıcı sistemi üzerinde yapılan kapsamlı incelemede belirlenen hasar türleri, nedenleri ve yerleri aşağıda özetlenmiştir.

Son Cemaat mahalli ile üzerindeki ek mahfil katı betonarme iskeletli olarak sonradan inşa edilmiş olup, ek mahfil katına, yapının kuzeybatı cephesine bitişik betonarme bir merdivenle ulaşılmaktadır, Merdivenin alt bölümü abdest alma yeri olarak kullanılmaktadır.

Betonarme iskeletli olan bu bölümün tamamen kaldırılması ve yapının özgün durumdaki şekli ile uyumlu ahşap iskeletli bir son cemaat katı oluşturulması önerilir.

Prof. Dr.Feridun ÇILI,

“İstanbul İli, Zeytinburnu İlçesi,Kazlıçeşme Mahallesi,783 Ada, 4 Parsel Sayılı Kazlıçeşme Fatih Camisi, Taşıyıcı Sisteminin Mevcut Durumu,Onarım Ve Güçlendirme Önerileri Hakkında

Cephe duvarları, düşey elemanları en kesit ölçüleri17cm/19cm ~ 21cm/24cm aralıkları 2,33m ~ 3.28m olan ahşap dikmeler ile en kesit ölçüleri 5cm/10cm ~ 6cm/12cm arasında değişen ve düşeyde aralıkları 1,04m ~ 1,25m olan ahşap kirişlerden/hatıllardan ve95cm kalınlıklı taş yığma taşıyıcı duvarlardan oluşmaktadır, Taşıyıcı duvarlar çatlaklı bir görünüm göstermektedir, Yapının iskeletini oluşturan tüm yatay ve düşey ahşap elemanlarda değişik düzeylerde bozulmalar bulunmaktadır,  Bazı bölümlerde ahşap boşlukları tamamen boşalmış, bazı bölümlerdeki ahşap elemanlar ise çürüme-mantarlaşma nedeniyle ahşap ve taşıyıcı olma özelliğini yitirmiş durumdadır, Bu nedenle yapının iskeletini oluşturup ahşap olma özelliğini ve taşıma gücünü yitirmiş tüm ahşap elamanların özgün ahşap ya da tercihan lamine ahşap elemanlarla yenilenmesi yerinde olacaktır. Yenilenen ahşap elemanların tümünün ve özellikle en üst kotta olanının sürekliliğine özel önem verilmelidir. Yenilenen ahşap iskelette düşey elemanların20cm/20cm, yatay elemanların 10cm/16cm en kesit ölçülerinde seçilmesi, yapım kolaylığı ve sürekliliği açısından uygun görünmektedir. Ahşap iskelet arasındaki taş yığma taşıyıcı duvarların, yüzeylere yakın bölümlerindeki harcın sökülerek mevcut harç malzemesi ile uyumlu ve Malzeme Raporunda öngörülecek, daha sağlam bir harç kullanılarak, derzlenmesi önerilir. 95cm kalınlığındaki cephe duvarlarında orta bölümlerinde yapımdan ya da harcın yıkanması ile oluşmuş boşluklara mevcut harç ile uyumlu ve Malzeme Raporunda önerilecek bir malzeme ile 1~3 bar arasında bir basınçla enjeksiyon yapılması uygun olacaktır, Ahşap iskelet elemanları yenilenip derzlenen ve orta bölümlerindeki boşluklar enjeksiyon ile doldurulmuş duvarların mevcut harç, enjeksiyon ve derzleme  malzemesi ile uyumlu kireç harçlı bir sıva ile sıvanması uygun olacaktır. Cephe duvarlarında pencere kotunun hemen üstündeki,  metal gergi sisteminin pastan arındırılması gerekir. Bu işlemden sonra geriye kalan kesit yeterli ise gergiye korozyon önleyici bir malzeme sürülmeli ve korunmalıdır. Yapının güvenlik düzeyini daha düzeyli hale getirmek için cephe duvarlarının en üst kotunda da paslanmaz çelikle üretilmiş ve mevcut gergi ile benzer özelliklerde bir gergi sisteminin düzenlenmesi yerinde olacaktır. Ahşap iskelet arasındaki duvarlar ile minarede görülebilecek çatlaklar restorasyon aşamasında yeterli genişlik ve derinlikte açılarak incelenmelidir. Yapılan incelemeden sonra çatlakların onarımı aşağıdaki yöntemlerden biri kullanılarak gerçekleştirilebilir.

1. Çatlakların kılcal olması durumunda (genişliği 1cm’den küçük) çatlakların, elemanın özgün harcının kalitesine uyan bir malzeme ile enjeksiyon yöntemi ile düşük basınç altında doldurulması,

2. Orta genişlikteki daha önemli çatlak oluşumlarının çevresinin çürütülerek çatlağın genişletilmesi, dokunun özgün taş, tuğla ve özgün harçla önerilen şekilde yeniden oluşturulması.

Bodrum Kat

Caminin kuzeybatı cephesinden girilen kısmi bir bodrum katı bulunmaktadır, Bodrum kat tavanını oluşturan ahşap döşemenin elemanlarının elden geçirilmesi, özelliğini yitirmiş olanların değiştirilmesi uygun olacaktır.(bkz.fotoğraf-14-15-16). Bodrum katta cephe duvarlarında herhangi bir bozulma olup olmadığının incelenebilmesi için duvar dokusunun stabil hale geldiği kota kadar kazılması ve karşılaşılabilecek bozulmaların yukarıda açıklandığı şekilde onarılması önerilir.

Çatı

Caminin ahşap iskeletli çatısının elden geçirilmesi ve özelliğini yitirmiş tüm ahşap elemanların yenilenmesi uygun olacaktır. Duvarlarda yapılacak onarımlar sırasında çatının zarar görmemesi için tüm çatının güvenli şekilde askıya alınması ve askı sisteminin yapılacak onarımlardan sonra sökülmesi önerilir.

Prof.Dr.Feridun ÇILI,

“İstanbul İli, Zeytinburnu İlçesi,Kazlıçeşme Mahallesi,783 Ada, 4 Parsel Sayılı Kazlıçeşme Fatih Camisi, Taşıyıcı Sisteminin Mevcut Durumu,Onarım Ve Güçlendirme Önerileri Hakkında

Minare

Minarede yoğun biçimde karbonlaşma, kirlenme, bitkilenme ve bazı bölgelerde derz boşalması türü bozulmalar/hasarlar izlenmiştir.(bkz.fotoğraf-3) . Bu tür oluşumların giderilmesi için nitelikli yüzey temizliği yapılması, duvar dokusunda kullanılan harcın özelliklerine benzer yapma ya da hazır harçlarla derz onarımı yapılmasıdır.

Kazlıçeşme Fatih Camisinde yapılan inceleme ve yukarıda özetlenen oluşumların genel bir değerlendirmesi ile onarım önerileri aşağıda sıralanmıştır.  Betonarme iskeletli olarak sonradan inşa edilmiş olan son cemaat mahalli, üzerindeki ek mahfil katı ve merdivenin tamamen kaldırılması ve yapının özgün durumundaki şekli ile uyumlu ahşap iskeletli bir son cemaat katı oluşturulmalıdır. Cephe duvarlarında ahşap iskeleti oluşturan ve özelliğini/taşıma gücünü yitirmiş olan tüm ahşap elemanların yenilenmesi yerinde olacaktır. Mevcut durumda pencere üst kotundaki metal gerginin temizlenerek korunması, benzer kesit ölçülerin paslanmaz çelikle üretilmiş bir gerginin duvarların en üst kotunda düzenlenmesi önerilir.  Ahşap iskelet arasındaki taş yığma taşıyıcı duvarların yüzeylerine

yakın bölümlerdeki harcın sökülmesi ve duvarın mevcut harç malzemesi ile uyumlu ve daha sağlam bir harç kullanılarak derzlenmesi önerilir.

Prof.Dr.Feridun ÇILI,

“İstanbul İli, Zeytinburnu İlçesi, Kazlıçeşme Mahallesi,783 Ada, 4 Parsel Sayılı Kazlıçeşme Fatih Camisi, Taşıyıcı Sisteminin Mevcut Durumu,Onarım Ve Güçlendirme Önerileri Hakkında

Duvarların orta bölümlerinde kalmış/oluşmuş olması mümkün olan boşlukların düşük basınç altında, mevcut harç ve derzleme malzemesi ile uyumlu bir malzeme kullanılarak enjeksiyon yöntemi doldurulması uygun olacaktır.(bkz.fotoğraf-2) Kısmi bodrum katta zemin seviyesinin duvarların dokusunun stabil olduğu kota kadar indirilmesi ve duvarların yukarıda açıklanan yöntemlerle onarılması yerinde olacaktır. Çatıda özelliğini yitirmiş ahşap elemanların yenilenmesi, duvarlarda yapılacak onarım çalışmaları sırasında çatının askıya alınması önerilir. Yapıda ve minarede görülebilecek çatlak oluşumlarının yapının özgün derzi ile uyumlu bir harç ile genişliğine bağlı olarak yukarıda verilen yöntemle onarılması uygundur.

Kazlıçeşme Fatih Camisi taşıyıcı sisteminin Rölöve-Restitüsyon- Restorasyon (RRR) projesi kapsamında restorasyon projesinin hazırlanması ve uygulanması aşamasında alınması gerekli önlemler konusunda bir çalışma yapılmış, taşıyıcı sistemin iyileştirilmesine yönelik öneriler geliştirilmiştir. Raporda sözü edilen iyileştirmelerin yapılması durumunda yapı, bu tür yapılardan beklenen güvenlik düzeyinde kullanılabilir durumda olacaktır. Uygulamanın kargir ve ahşap binaların onarımında deneyimli uzman ekiplerce yapılması, yapımın her aşamasında gereği gibi denetlenmesi ve yapımda her türlü güvenlik önlemlerinin alınması gerekmektedir.

Restitüsyon

7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

İMALAT FOTOĞRAFLARI

Uygulamada Harim Döşemeleri Sökülerek Projeye Uygun Döşemeler Yapılmıştır.
Uygulamada Harim Döşemeleri Sökülerek Projeye Uygun Döşemeler Yapılmıştır.

Harim Döşeme Sökümü
Harim Döşeme Sökümü

Cami içerisinde yerlerde ve duvarlarda kötü görüntüye neden olan elektrik kabloları kaldırılmıştır. Elektrik borulama işlemi yapılmıştır.
Cami içerisinde yerlerde ve duvarlarda kötü görüntüye neden olan elektrik kabloları kaldırılmıştır. Elektrik borulama işlemi yapılmıştır.

Cami içerisinde yerlerde ve duvarlarda kötü görüntüye neden olan elektrik kabloları kaldırılmıştır. Elektrik borulama işlemi yapılmıştır.
Cami içerisinde yerlerde ve duvarlarda kötü görüntüye neden olan elektrik kabloları kaldırılmıştır. Elektrik borulama işlemi yapılmıştır.

Enjeksiyon Hortumları Takılarak Mikro Enjeksiyon Yöntemiyle Boşluklar Doldurulmuştur.
Enjeksiyon Hortumları Takılarak Mikro Enjeksiyon Yöntemiyle Boşluklar Doldurulmuştur.

Enjeksiyon yöntemi ile düşük basınç altında duvarlar doldurulmuştur
Enjeksiyon yöntemi ile düşük basınç altında duvarlar doldurulmuştur

Metal gergi sistemi pastan arındırılarak, temizlenmiştir.
Metal gergi sistemi pastan arındırılarak, temizlenmiştir.

Pencereler sökülerek projedeki detayına uygun olarak yapılmıştır.
Pencereler sökülerek projedeki detayına uygun olarak yapılmıştır.

Cepheler özgün harç özelliğine uygun olarak sıvanmıştır.
Cepheler özgün harç özelliğine uygun olarak sıvanmıştır.

Uygulama sırasında kaba sıva yapımı
Uygulama sırasında kaba sıva yapımı

 

Uygulamada serpme sıva yapımı
Uygulamada serpme sıva yapımı

Uygulama sırasında bağdadi yapımı
Uygulama sırasında bağdadi yapımı

Cami İç Sıva Raspa Yapımı
Cami İç Sıva Raspa Yapımı

Duvarlarda derzler açılmış yeni derzleme yapılmıştır. Malzeme kaybı olan taşlar tümlenmiştir.
Duvarlarda derzler açılmış yeni derzleme yapılmıştır. Malzeme kaybı olan taşlar tümlenmiştir.

Duvarlarda derzler açılmış yeni derzleme yapılmıştır. Malzeme kaybı olan taşlar tümlenmiştir.
Duvarlarda derzler açılmış yeni derzleme yapılmıştır. Malzeme kaybı olan taşlar tümlenmiştir.

Uygulama sırasında çatı strüktürü, üst örtü elemanları ile tamamen yenilenmiştir.
Uygulama sırasında çatı strüktürü, üst örtü elemanları ile tamamen yenilenmiştir.

Uygulama sırasında çatı strüktürü, üst örtü elemanları ile tamamen yenilenmiştir.
Uygulama sırasında çatı strüktürü, üst örtü elemanları ile tamamen yenilenmiştir.

Minarede yoğun biçimde karbonlaşma, kirlenme ve bazı bölgelerde derz boşalması t bozulmalar/hasarlar izlenmiştir. Bu tür oluşumlar giderilerek nitelikli yüzey temizliği yapılmış, duvar dokusunda kullanılan harcın özelliklerine benzer harçlarla derz onarımı yapılmıştır.
Minarede yoğun biçimde karbonlaşma, kirlenme ve bazı bölgelerde derz boşalması t bozulmalar/hasarlar izlenmiştir. Bu tür oluşumlar giderilerek nitelikli yüzey temizliği yapılmış, duvar dokusunda kullanılan harcın özelliklerine benzer harçlarla derz onarımı yapılmıştır.

Minarede İnce Sıva Yapımı
Minarede İnce Sıva Yapımı

Minarede Kaba Sıva Yapımı
Minarede Kaba Sıva Yapımı

Uygulama Sırasında Beton İçlik Sökümü
Uygulama Sırasında Beton İçlik Sökümü

RESTORASYON SONRASINDAKİ YAPI İÇİ VE AVLU FOTOĞRAFLARI

Uygulama sonrasında camide çürüyen ahşap hatıllar yenilenmiş, kılcal çatlaklara enjeksiyon yapılmış, cephe özgün harç özelliğine uygun olarak sıvanarak boyanmıştır
Uygulama sonrasında camide çürüyen ahşap hatıllar yenilenmiş, kılcal çatlaklara enjeksiyon yapılmış, cephe özgün harç özelliğine uygun olarak sıvanarak boyanmıştır

Cami avlusunda peyzaj düzenlemesi yapılmıştır.
Cami avlusunda peyzaj düzenlemesi yapılmıştır.

Avluda yer alan mezar mermerle çevrilmiştir
Avluda yer alan mezar mermerle çevrilmiştir

Betonarme iskeletli olan son cemaat mahalli tamamen kaldırılmış yapının özgün durumuna uyumlu ahşap iskeletli son cemaat mahalli yapılmıştır.
Betonarme iskeletli olan son cemaat mahalli tamamen kaldırılmış yapının özgün durumuna uyumlu ahşap iskeletli son cemaat mahalli yapılmıştır.

Kısmi bodrum kat zemin seviyesinin duvarların dokusunun stabil olduğu kota kadar indirilmiştir. Bodrum kat tavanını oluşturan ahşap döşeme elemenları yenilenmiştir.
Kısmi bodrum kat zemin seviyesinin duvarların dokusunun stabil olduğu kota kadar indirilmiştir. Bodrum kat tavanını oluşturan ahşap döşeme elemenları yenilenmiştir.

Cami Avlusu
Cami Avlusu

Caminin ahşap iskeletli çatısı elden geçirilmiş özelliğini yitirmiş elemanlar yenilenmiştir. Minarede nitelikli yüzey temizlikleri yapılmış duvar dokusunda kullanılan harcın özelliklerine benzer harçla derz onarımları yapılmıştır.
Caminin ahşap iskeletli çatısı elden geçirilmiş özelliğini yitirmiş elemanlar yenilenmiştir. Minarede nitelikli yüzey temizlikleri yapılmış duvar dokusunda kullanılan harcın özelliklerine benzer harçla derz onarımları yapılmıştır.

İçlikler beton alçı, dışlıklar demirli ve ahşap olarak yapılmıştır.
İçlikler beton alçı, dışlıklar demirli ve ahşap olarak yapılmıştır.

Projeye uygun değiştirilen pencere detayı
Projeye uygun değiştirilen pencere detayı

Son cemaat mahalli üzerindeki ek mahfil katı ve merdiven tamamen kaldırılmıştır. Ayrıca son cemaat mahallinde yer alan elektrik kabloları kaldırılarak yeni bir düzenleme yapılmıştır.
Son cemaat mahalli üzerindeki ek mahfil katı ve merdiven tamamen kaldırılmıştır. Ayrıca son cemaat mahallinde yer alan elektrik kabloları kaldırılarak yeni bir düzenleme yapılmıştır.

Son cemaat mahalli
Son cemaat mahalli

Cami Mihrabı
Cami Mihrabı

Avize Detay
Avize Detay

Harim Avizeleri
Harim Avizeleri

Yapının iskeletini oluşturan ahşap olma özelliğini ve taşıma gücünü yitirmiş tüm ahşap elemanlar yenilenmiştir.
Yapının iskeletini oluşturan ahşap olma özelliğini ve taşıma gücünü yitirmiş tüm ahşap elemanlar yenilenmiştir.

Cami Minberi
Cami Minberi

Minber Korkuluk Detayı
Minber Korkuluk Detayı

Harim Genel Görün
Harim Genel Görün

Avlu duvarları çimento esaslı harçtan arındırılarak horosan harçla dezlenmiş ve taş harpuşta yapılmıştır.
Avlu duvarları çimento esaslı harçtan arındırılarak horosan harçla dezlenmiş ve taş harpuşta yapılmıştır.

Avluda yer alan mozaik döşeme sökülerek yerine traverten döşeme yapılmıştır.
Avluda yer alan mozaik döşeme sökülerek yerine traverten döşeme yapılmıştır.

Halkımızın Camii Açılışına gösterdiği teveccüh :))
Halkımızın Camii Açılışına gösterdiği teveccüh :))

 

 

TEKİRDAĞ-ÇORLU FATİH CAMİ RESTORASYONU

SANAT TARİHİ RAPORU-RÖLÖVE-RESTİTÜSYON-RESTORASYON PROJESİ VE RESTORASYON UYGULAMASI

image1

ÇORLU’NUN TARİHİ

Çorlu Trakya’nın merkezin de, plato yüzeyinin üzerinde ki düzlükte yer alır. İlk çağ insanlarının aradığı bütün coğrafi özelliklere sahip olan bu yerleşim yerine, Trak göçleriyle birlikte yerleşmeye ve tarıma açıldığı şüphesizdir. Nitekim yakın çevrede Prehistorik döneme inen yerleşme merkezlerinin ortaya çıkarılması, bu görüşü doğrulamaktadır. Bununla birlikte yeterince araştırma yapılmadığı için, Çorlu şehrinin kuruluş tarihi hakkında kesin bilgi verilmemektedir. Çorlu’nun adı ile ilgili çok değişik ifadeler mevcuttur.

Eski Atlaslarda şehrin adı ‘Tzarylus’,’Tzurulum’,’Tzurulus’,’Tzurule’ şeklinde geçmektedir. Bizans döneminde peyniri meşhur olduğu için ‘Peynir Kasabası’ anlamında ‘Tribiton’ adı verilmektedir. Halk arasında Çorlu adının çorak işe yaramaz anlamındaki ‘çor’ veya ‘çur’  dan kaynaklandığı şehrin Türkler tarafından alınışı  sırasında zorluklarla karşılaşıldığından ‘zor’ kelimesine benzetme yapılarak ‘çor’ dan geldiği ifade edilmektedir. Roma zamanında Trakya da Cohors 3.Lucensum adını taşıyan bir askeri birliğin bulunduğu ve bu birliğin tamamen Trakya savaşçılarından oluştuğu bilinmektedir.

Marmara Ereğlisi’nin hemen doğusundaki Karamaradere de ortaya çıkarılan tarihi belge, Çorlu hakkında en eski ve kesin bilgileri vermektedir.

Çorlu şehrinin adının da bu sırada 9yy. başında şekillenmesi kuvvetle muhtemeldir. ’Çor’ ve ‘çur’ terimi eski Türk boylarında yüksek rütbe veya unvan olarak kullanılmaktaydı. Böylece ‘çor’ veya ‘çur’ dan Çorlu şehrinin adı çıkmıştır. Yeni araştırmalara göre şehrin kuruluşunun Roma be Bizans’tan çok daha eskilere gittiğini kesin olarak gözler önüne sermektedir.

Bölgede tarih öncesi döneme ait buluntuların elde edilmiş olması bölge tarihini ilk Tunç çağına kadar götürmektedir.

Ortaçağda burada Bizans’ı korumak için kullanılan ‘Tzirallum’ kale kentinin bulunması İstanbul yolu üzerinde yer alan Çorlu’ya askeri bir önem kazandırmıştır. Osmanlılar döneminde ise Anadolu’dan Rumeli sınır boylarına kadar uzanan ana yol üzerinde konaklama yeri olmasından dolayı önemli tarihi olaylara sahne olmuştur.

Çorlu 1357 tarihinde 1.Murat tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır. Süleyman Paşa ve Orhan Gazi’nin ölümleri üzerine tekrar Bizans egemenliğine geçen Çorlu 1361 tarihinde kesin Osmanlı hakimiyetine girmiştir.

Çorlu imparatorluk döneminde ilk defa 2.Beyazıd ile oğlu Şehzade Selim(Yavuz) arasında geçen baba-oğul savaşında yer almıştır.

Balkan savaşlarının ikinci devresinde Edirne’ye doğru ilerleyen Türk ordusu tarafından 15 Temmuz 1913 de kurtarıldı.25 Temmuz 19202’de Kurtuluş savaşı sırasında Çorlu Yunan işgaline uğradı. Ekim 1922 de Türk Jandarma Kuvvetleri tarafından kesin olarak kurtarıldı. Çorlu halen 2.Dünya harbinden beri savunma bakımından önemli bir garnizon olma özelliğini devam ettirmektedir.

Çorlu bugün Marmara Bölgesinde Ergene Bölümü Tekirdağ iline bağlı ilçe merkezidir.

ÇORLU FATİH CAMİİ TARİHİ

1453 yılında İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet’in otuz yıllık saltanatı devrinde başta İstanbul, Bursa ve Edirne olmak üzere imparatorluğun çeşitli şehirlerinde 85i kubbeli olarak 300e yakın cami inşaa edilmiştir. Camii hususunda Fatih Devri Osmanlı’nın mimari devletini meydana getirmiştir. Sonra gelenler zirveye ulaşacaktır.

Fatih Sultan Mehmet camiyi tek başına veya bir yanda bırakmamış onu plan itibarı ile ortaya alarak büyük bir topluluğun merkezi haline getirmiştir.

H.857/M.1453 olarak kaynaklarda yer alsa da yapılışıyla ilgili kesin bir bilgisi olmayan Çorlu Fatih Camide bu yapılardan biridir. Cami dikdörtgen plan şemasın’ da Fatih Sultan Mehmet’in süt annesi Daye Hatun tarafından Çorlu’da inşaa edilen en eski yapılardan biridir. Cami ilk yapıldığı yıllarda medrese, hamam, hazire, çeşme ve tek bir minareden oluşan bir külliye niteliğindedir. Fakat medrese ve hamam günümüze kadar gelememiştir.

Evliya Çelebiye göre medrese 12 odadan oluşmaktadır ve ahşaptandır. Lakin 17yy.geçirmiş olduğu yangından dolayı yok olmuştur. Yanan medrese’ nin yerinde müftülük binası yer almaktadır.

Caminin haziresi ise güney kısımda yer bulunur. Bir kaç yıl öncesine kadar bu hazireye gömü işlemleri yapılabilmekteyken şuan yapılmamaktadır. Hazirede iki mezar önem teşkil etmektedir. Bunlardan biri H.1134 tarihli mermerden bir sanduka olup tüm cephesi hafif kabartma şeklinde rozet ve motiflerle kuşatılmıştır. Diğer mezar ise sanduka şeklindedir ve bu sandukanın Kırım Hanı Giraya ait olduğu bilinmektedir. Sandukanın dört cephesi bitkisel motiflerle ve üzüm salkımlarıyla kuşatılmıştır. Sandukanın üzerinde yer alan üzüm salkımları cennette yer alan meyveler arasında olmasıyla birlikte aynı zamanda bolluk ve bereketinde temsilcisidir.(Bkz-fotoğraf2)

Caminin yanında klasik döneme ait çeşmesi bulunmaktadır. Fatih devrinin mimari özelliklerini taşıyan çeşmenin birde kitabesi bulunmaktadır fakat okunamayacak kadar harap durumdadır. Çeşme duvar çeşmesi olarak inşaa edilmiş dikdörtgen plan şemasındadır. Sivri kemerli niş içerisinde aynataşı yer alır ve dış cephesi de bir silme ile çevrelenmiştir. Çeşme günümüzde kullanılabilir niteliktedir.(Bkz-fotoğraf3)

Caminin kitabesi olmadığı için banisiyle ilgili herhangi bir bilgiye de ulaşılamamıştır. Son cemaat yeri üzerinde bir kitabe bulunmaktadır ve burada yapılan onarımla ilgili bilgi yazmaktadır. Kitabe Pertev Paşa tarafından yazılmış olup, caminin 2.Mahmut ‘un sadrazamı Benderli Mehmet Selim Paşa tarafından tamir edilmiştir.(H.1240/M.1824). Caminin minaresinin ilk adımlarının bu dönemlerde atılmış olduğu düşünülmektedir.

20.yy geldiğimizde ise caminin 1960-1970 yılları arasında onarımdan geçmiş cephelerin alt kısmındaki pencerelerle oynanmıştır. Aslında pencereler yuvarlak kemerli olmalıdır. Ahşap olan son cemaat mahalli ise betonarme olarak yapılmıştır. Bir diğer onarım ise minarede olmuştur. Çimento ve harç ile yer yer onarımı gerçekleştirilmiştir. Tekirdağ bölgesinde zaman içerisinde gerçekleşen depremlerde yapının zarara uğramasına neden olmuştur.

image2

image3 image4 image5 image6 image7 image8 image9 image10 image11 image12 image13 image14 image15 image16

ÇORLU FATİH CAMİ MİMARİSİ

Çorlu Fatih Cami; cami, şadırvan, abdesthane, hazire, tuvalet, müezzin lojmanı ve çeşmeden oluşmaktadır.(Bkz-fotoğraf 1)

Fatih Camisi; son cemaat mahalli, kadınlar mahfili ve merkez kısımları mevcuttur. Cami dikdörtgen planlı yaklaşık 18mx20m boyutlarındadır. Tek minareli bir yapıdır. Minare çeşitli zamanlarda onarım gördüğü için orjinalliğini kaybetmiş durumdadır. Minarenin kaide kısmı kesme taştan yapılmıştır. Minarenin petek kısmı inceliği ile dikkat çekmektedir.(Bkz-fotoğraf6)

Avluya ise sonradan şadırvan, abdesthane ve tuvalet yapılmıştır. Ayrıca avlu içerisinde bir adet kuyuda bulunmaktadır.(Bkz-fotoğraf4)

Caminin güneybatı-güneydoğu cephelerinde hazire yer almaktadır. Güneybatı duvarında bulunan Fatih Devri Klasik dönem çeşmesinin ise ön yüzü hasar görmüş, kitabesi okunur durumda değildir. Cami çatısı alaturka kiremitle kaplanmıştır. Çatının üst noktasında tek alem bulunmaktadır. Cami cephelerinde sıva izleri ve bozulmalar söz konusudur.(Bkz-fotoğraf2)

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ CAMİNİN GENEL GÖRÜNÜŞÜ FOTOĞRAF1
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ CAMİNİN GENEL GÖRÜNÜŞÜ FOTOĞRAF1

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ HAZİRENİN DURUMU FOTOĞRAF2
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ HAZİRENİN DURUMU FOTOĞRAF2

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ÇEŞME GÖRÜNTÜSÜ FOTOĞRAF3
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ÇEŞME GÖRÜNTÜSÜ FOTOĞRAF3

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ŞADIRVAN FOTOĞRAF4
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ŞADIRVAN FOTOĞRAF4

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ AVLU FOTOĞRAF6
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ AVLU FOTOĞRAF6

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ HARİM FOTOĞRAF7
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ HARİM FOTOĞRAF7

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ MİNARE FOTOĞRAF8
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ MİNARE FOTOĞRAF8

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ KADINLAR MAHFİLİ ÇIKIŞ MERDİVENLERİ FOTOĞRAF9
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ KADINLAR MAHFİLİ ÇIKIŞ MERDİVENLERİ FOTOĞRAF9

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ KADINLAR MAHFİLİ FOTOĞRAF10
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ KADINLAR MAHFİLİ FOTOĞRAF10

2011 UYGULAMA ÖNCESİ MİHRAP FOTOĞRAF11
2011 UYGULAMA ÖNCESİ MİHRAP FOTOĞRAF11

2011 UYGULAMA ÖNCESİ MİNBER FOTOĞRAF 12
2011 UYGULAMA ÖNCESİ MİNBER FOTOĞRAF 12

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ SON CEMAAT MAHALLİ FOTOĞRAF13
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ SON CEMAAT MAHALLİ FOTOĞRAF13

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ HARİM GİRİŞ KAPISI FOTOĞRAF 13
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ HARİM GİRİŞ KAPISI FOTOĞRAF 13

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ CAMİ İÇİ AYDINLATICILARI FOTOĞRAF14
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ CAMİ İÇİ AYDINLATICILARI FOTOĞRAF14

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ALT PENCERE DETAYI FOTOĞRAF 15
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ALT PENCERE DETAYI FOTOĞRAF 15

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ÜST PENCERE DETAYI FOTOĞRAF16
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ÜST PENCERE DETAYI FOTOĞRAF16

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ABDESTHANE FOTOĞRAF 17
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ ABDESTHANE FOTOĞRAF 17

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ MUSALLA TAŞI FOTOĞRAF18
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ MUSALLA TAŞI FOTOĞRAF18

2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ SON CEMAAR MAHALLİ ÜZERİNDEKİ KİTABE FOTOĞRAF19
2011 SENESİ UYGULAMA ÖNCESİ SON CEMAAR MAHALLİ ÜZERİNDEKİ KİTABE FOTOĞRAF19

 

Mükteday-ı ehl-ı sünnet hasret-ı Mahmut Han

Cami-i ayat-ı kudret kıblegah-ı adı üdad

Ol şahinşah-ı dil-agahın vezir-i azamı

Sadr-ı hem-nam-ı Muhammed asaf-ı Sami nihad

Maksadı Bünyan-ı din ü devleti imardır.

Eylemiş bu pişey-i tab-ı selimi itiyad

Çorlu’da merhum Fatih Camii’in gördü harab.

Sadra geldikçe hemen yaptırdı ber verk-ı Murad

Eyledi hoşnud rüh-ı sakıfı bu babda

Eylesin hak ömrü ikbalin siyad-ender ziyad

Ben de pertev eyledim inşa bu beyt-i dil kesi

Oldu tarih diğer her mısra-i gevher idad

Hayr için ihya buyurun Fatih’in bu Camii’in 

Asaf-Mahmud Han Sadr-ı Selim ü’l itikad

Mustafa Nuri                       1240

Yapıda ki Bozulmalar

Fatih Cami kitabesi olmadığından ve çeşme kitabesinin zarar görmesi sonucu yapının inşaa zamanı tam olarak bilinmemektedir. Aynı zamanda çeşmenin ön cephesi zarar görmüş ve çatı örtüsü değişmiştir. Tek minareye sahip olan caminin minaresi de geçirdiği onarımlar sonucunda orjinelliğini kaybetmiştir. Fatih Cami günümüzde sağlamdır fakat yapılan müdahaleler sonucunda bozulmalara maruz kalmıştır.(Bkz-fotoğraf19)

Caminin iç kısımlarında yer alan ahşap dikmeler ve ahşap süslemeler yağlı boya ile boyanarak yıpratılmıştır. İç duvarlarla ilgili yapılan işlemler sonucunda da orjinellik bozulmuştur. Ayrıca alt kat pencerelerin orjinelleri sökülerek yerine pvc doğrama pencereler takılmıştır. Bu değiştirme işlemi yapılırken cami duvarları kırılmıştır.

 

Genele baktığımızda cami birçok değişim geçirmiştir; fakat buna rağmen ayakta kalmayı başarabilmiştir. Cami cephelerinde sıvayla yapılan müdahaleler yontu taşının kaybolmasına neden olmuştur. Yağmur suyu gider borularında meydana gelen bozulmalar cephelerde ki bozulmaların nedenlerinden biridir. Cami avlusuna sonradan yapılan şadırvan ve abdesthanelerde avlu bütünlüğüne uymamaktadır. Cami cephelerindeki elektrik kabloları ve klimalar hem görsellik açısından çirkin bir görüntüye hem de cephelerde bozulmalara neden olan etmenlerdendir. Hazirenin bakımsızlığı ve mezar taşlarındaki yıpranmalarda yapıdaki bozulmalardan biridir.

RESTİRÜSYON PROJESİ

image36 image37 image38 image39 image40 image41

ÇORLU FATİH CAMİNİN RESTORASYON PROJESİ 

Yüzeyde Fiziksel Temizlik

Mevcut özgün taşlara zarar vermeden fırça ve taraklama yöntemi ile temizlik yapılacaktır.
Mevcut özgün taşlara zarar vermeden fırça ve taraklama yöntemi ile temizlik yapılacaktır.

Yüzeyde Kimyasal Temizlik

Mevcut özgün yüzeyler üzerindeki muhdes boya, sıva gibi malzemeler kimyasal yollarla (boya çözücü)temizlenip yüzeyler özgün haline döndürülerek pas önleyici önlemler alınacaktır.

Dış Yüzeylerin Onarımı

Dış yüzeyde taşlar temizlenerek gerekli yerlerde derz onarımı yapılacaktır.10cm’den fazla yüzey kayıpları çürütme yöntemi ile yenilenecektir.

Çimento Sıva Müdahaleleri

Tüm çimentolu müdahaleler temizlenecektir. Sıva ve derz gerekli kısımlar horasan harcı ile doldurulacaktır.

Sıvaların Yenilenmesi

Hala sıvalı olan yapının beden duvarları özgün görüntüsünden uzaktır. Dış cephelere özgün görünüm kazandırmak için sıvaların kalkması gerekmektedir. Ortaya çıkartılacak özgün duvar dokusu kireç bazlı harç ile sıvanarak güçlendirilmelidir.

Derz Harçlarının Yenilenmesi

Özgün nitelik taşımayan minare gözdesinde kullanılan taş, tuğla ve tuğla benzeri taş örgü düzeni içerisindeki derz harçları eskimiş ve dökülmüştür. Eskiyen bu derzler sökülerek kireç bazlı harç ile yenilenmelidir.

Kılcal Çatlakların Doldurulması

image43

Kılcal çatlaklar gerektiği yerlerde enjeksiyon yöntemi ile gerektiğinde ise dikiş + enjeksiyon yöntemiyle onarılacaktır.
Kılcal çatlaklar gerektiği yerlerde enjeksiyon yöntemi ile gerektiğinde ise dikiş + enjeksiyon yöntemiyle onarılacaktır.

İç Yüzey Onarımı

image45

Yapının iç yüzeylerindeki tüm eklentilerden arındırıldık tan sonra tüm sıvalar raspalanarak özgün horasan harcı ile yeniden sıvanacaktır.

Kırık Eksik Mimari Elemanlar

Kırık ve eksik mimari elemanlar temizlenerek tamamlanacaktır. Gerekirse yenilenecektir. Muhdes kısımlar varsa sökülecektir.

Muhdes Elemanların Kaldırılması

Cephe üzerindeki muhdes elemanlar (elektrik, tel, aydınlatma kabloları, ses sistemleri) kaldırılacaktır. Tüm tesisat projeye uygun olarak yenilenecektir.

Muhdes Parmaklıkların Kaldırılması

Mevcut demir parmaklıkların kaldırılarak, demir lokma parmaklıklar takılacaktır.
Mevcut demir parmaklıkların kaldırılarak, demir lokma parmaklıklar takılacaktır.

Muhdes Doğramaların Kaldırılması

Mevcut pencere, kapı ve boşlukları iyileştirilecek, muhdes doğramalar doğramalar kaldırılacak detayına uygun çift camlı ahşap doğramalar takılacaktır.

Mevcut Çatının Onarılması

Mevcut oturtma çatı, restorasyon sırasında kaldırılarak, emprenye edilmiş ahşap malzeme kullanılarak restorasyon projesine uygun olarak yeniden yapılacaktır. Mevcut Marsilya kiremit örtü kaldırılarak alaturka kiremit ile örtülecektir.

Cami İçindeki Muhdeslerin Kaldırılması

image47

Cami içindeki ahşap lambirin, ses sistemi, elektrik kabloları gibi eklentiler kaldırılacaktır.
Cami içindeki ahşap lambirin, ses sistemi, elektrik kabloları gibi eklentiler kaldırılacaktır.

Mevcut Tavan İyileştirmesi

image49

Mevcut tavan projesine uygun kota getirilecek, niteliğini yitirmiş ahşap elemanlar özgün örneğine göre emprenyeli yeni ahşap elemanlar ile değiştirilecektir.
Mevcut tavan projesine uygun kota getirilecek, niteliğini yitirmiş ahşap elemanlar özgün örneğine göre emprenyeli yeni ahşap elemanlar ile değiştirilecektir.

Minare İyileştirme

image51 image52

Mevcut betonarme çekirdek ve çimento sıvalar kaldırılacaktır. Ancak betonarme çekirdeğin kaldırılması sırasında tuğla minare gövdesi zarar görebilmektedir. Ayrıca küfeki taşından yapılacak yeni taş minare çekirdeğinin gövdeye bağlanması gerekmektedir. Bu nedenle minare kaide kısmından şerefeye kadar iyileştirilerek onarılacak ve ancak şerefe şebekeleri, petek kısmı ve külah yenilenecektir.

image53 image54

Mevcut Isıtma Sistemlerinin Değiştirilmesi

Mevcut ısıtma sistemi ve klima sistemi kaldırılarak yerine yerden elektrikli şilte ile ısıtma sistemi kurulması önerilir.

Mihrap

image55

Mevcut mihrap üzerindeki boya raspalanacak, özgün yüzey ortaya çıkarılacaktır. Çıkan yüzey iyileştirilerek korunacaktır.

Minber

Mevcut ahşap minber üzerindeki yağlı boya temizlenerek ahşap yapısındaki bozulmalara karşı gerekli yenileme ve empreye işlemleri yapılacaktır.

image56

Ahşap Dikmeler

İç mekanda ki ahşap dikme ve hatılların üzerindeki boya tabakaları kimyasal usulle temizlenerek bozulmalara karşı emprenye işlemleri yapılacaktır. Çürüme kurtlanma gibi durumlarda niteliğini yitirmiş ahşaplarda birebir değiştirme yapılacaktır.

image57 image58

Şadırvan

şadırvan

Mevcut şadırvan kaldırılarak cami giriş aksına projedeki detaylara uygun yeni şadırvan yapılacaktır.

Avlu

avlu

Cami avlusuna projedeki detaylara uygun yeni bir peyzaj ve çevre düzenlemesi yapılacaktır. Dökme mozaik beton kaldırılıp alttaki çıkması muhtemel taş kaplama ortaya çıkarılacaktır. Çıkmaması halinde yaklaşık 40cm eninde serbest boyutlarında yonu taş kaplanacaktır. Avludaki abdesthane ve imam lojmanı kaldırılacaktır. Yapı çevresinde drenaj yapılarak hazireyi koruyucu çelik çit yapılacaktır. Yeni oluşturulacak yeşil alanlar çimlendirilerek yöreye özgü çiçeklendirme yapılacaktır.

Musalla Taşı

musalla

Mevcut musalla taşı olduğu yerde betonarme eklentileri kaldırılarak korunacaktır. Yeni yapılacak çevre düzenleme sonrası yeni musalla taşı korunacaktır.

Son Cemaat Yeri

sonc1 sonc2 sonc3

Kapalı bir mekan olan son cemaat mekanında bulunan alüminyum kapı ve pencere doğramalarının sökülerek son cemaat mahalli restitüsyona dayalı olarak ahşap konstrüksiyon olarak yeniden oluşturulacaktır.

Restorasyon Uygulama Fotoğrafları

Uygulama süresince yapılan imalatların değerlendirilmesi ve öneriler

Taksim Yapı Mimarlık İnşaat Restorasyon Tur. San ve Tic. Ltd. Şti. tarafından İ.T.Ü. Mimarlık Fakültesi Dekanlığına yapılan 23.05.2012 tarihli başvuruyla, Tekirdağ İli, Çorlu İlçesi Fatih Camisi’nin restorasyon projesi kapsamında güçlendirme önerileri konusunda bir çalışma yapılması istenmektedir.

Bu çalışma İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Yönetim kurulunun 23.05.2012 günlü 22 sayılı toplantısında alınan karar uyarınca, konu ile ilgili olarak Anı Anıtsal Yapıları Koruma Değerlendirme ve Yapı Mimarlık Restorasyon Ltd. Şti için Öğr. Gör.Dr. Haluk SESİGÜR, Doç. Dr.Oğuz ÇELİK, Prof. Dr. Feridun ÇILI tarafından hazırlanan 17.08.2009 tarihli ve ‘Tekirdağ İli, Çorlu İlçesi, Fatih Camisi Rölöve-Restitüsyon-Restorasyon Projesi Taşıyıcı Sistemin Mevcut Durumu, Onarım ve Güçlendirme Önerileri Hakkında Teknik Rapor’ ve yapının sıvaları alındıktan sonra yerinde yapılan inceleme sonuçları esas alınarak hazırlanmıştır.

Onarım ve güçlendirme önerileri; Yapı taşıyıcı sistemi üzerinde iç ve dış sıvalar alındıktan sonra yapılan incelemede belirlenen hasar türleri, nedenleri ve onarım önerileri aşağıda özetlenmiştir.

Cephe duvarlarının dış yüzleri

Yapının cephelerinde ve özellikle cephelerin alt kotlarında yoğun olmak üzere, karbonlaşmadan kaynaklanan yüzey kirliliği/yosunlaşma, çimentolu onarım izleri, değişik derinliklerdeki yüzey bozulmaları bulunmaktadır. Cephelerde nitelikli bit yüzey temizliği yapılması, tüm çimentolu onarımların ve derzlerin sökülerek yapının özgün harcı ile benzer özelliklerde bir harç kullanılarak derzleme yapılması önerilir(bkz.fotoğraf 21-29-30-32). Taşlarda yüzey bozulması görülen bölgelerde taşların yüzeyindeki bozulmanın derinliğinin 5cm den az olması durumunda yüzeyin olduğu gibi bırakılması yada plastik onarım ile yetinilmesi, bozulma derinliğinin 5cm ile 15cm arasında olması durumunda çürütme/kaplama yapılması, bozulmanın 15cm den derin olması durumunda taşın/tuğlanın benzer fiziksel, mekanik özellikli taşlara/tuğlalarla değiştirilmesi uygun olacaktır. Yapıda sıvalar alındıktan sonra belirlenen tüm kılcal çatlaklar, yapının özgün harcı ile benzer özelliklerde bir malzemenin 1.5-2 bar gibi düşük basınç altında enjeksiyonu yöntemiyle, kılcaldan geniş çatlaklar çelik çubukla dikildikten sonra yapının özgün harcı ile benzer özelliklerden bir malzemenin düşük basınç altında enjeksiyonu yöntemiyle daha geniş çatlaklar, çatlağın her iki yanı çürütülerek benzer özelliklerdeki malzemeyle yeniden oluşturularak onarılmalıdır.

Cephe duvarlarının iç yüzeyi

Cephe duvarlarının değişik kotlarında düzgün, sürekli ahşap hatıllar kullanıldığı anlaşılmaktadır, iç sıvalar alındıktan sonra yapılan incelemede ahşap hatılların tamamına yakınının çürüyerek/mantarlaşarak ahşap olma özelliğini ve kendilerinden beklenen fonksiyonu yerine getiremediği görülmüştür(bkz. Fotoğraf 31-33) Mevcut ahşap hatılların bir bölümünün o halleri ile yerinde durduğu bazılarının yerlerinin de tuğla yada taş ile doldurulduğu görülmektedir. Yapıda özelliğini yitirmiş tüm ahşap hatılların mevcut kesit ölçülerinden 20-25mm daha küçük en kesitli ahşap hatıllarla yenilenmesi, ek yerlerinde ve köşelerde çelik levhaları kullanılarak sürekliliğinin sağlanması önerilir. Benzer şekilde yerleri tuğla/taş ile doldurulmuş hatılların da yerleri boşaltıldıktan sonra ahşap hatıllar düzenlenmesi , yenilenen tüm ahşap hatılların çevrelerinde kalan boşlukların yapının özgün harcı ile benzer özelliklerde bir harç kullanılarak sıkıca doldurulması önerilir. Yapıda pencere lentoları ahşap elemanlar kullanılarak oluşturulmuştur. Yerinde yapılan incelemede lento ahşaplarının tümünün özelliğini yitirdiği görülmüş olup yine ahşap elemanlar kullanılarak yenilenmesi önerilir.

Yapının özellikle yatay yükler altındaki davranışını düzeltmek amacı ile duvarların üst kotunda epoksi ile yalıtılmış, galvanize edilmiş normal yapı çeliği yada paslanmaz çelik kullanılarak bir hatıl oluşturulması uygun olacaktır.

Minare

Minarenin dış ve iç yüzü çimento esaslı sıva ile sıvalı olup bu sıvanın alınması daha uygun olacaktır. Minarenin çekirdeği ile basamaklarının betonarme olarak sonradan yapıldığı anlaşılmaktadır(bkz. Fotoğraf 8-23).Özgün durumda çekirdek ve basamakların ahşap olabileceği düşünülmektedir. Minarenin yatay yükler etkisi altındaki güvenlik düzeyini düşürmemek amacıyla betonarme çekirdek ve basamakların betonarme ile onarılarak olduğu gibi bırakılması önerilir. Minarenin sıvaları kaldırıldığında ,derz bozulması görülen bölgelerde derzlerin minarenin özgün hacı ile benzer özelliklerde harç kullanılarak yenilenmesi yüzey kaybı görülen bölgelerde yüzey bozulmasının derinliğine göre daha önceki bölümde açıklandığı şekilde davranılması önerilir. Minarede düşeyden kaçıklığı çıplak gözlede görülebilen petek bölümünün ve külahının yenilenmesi uygun olacaktır.

Çatı

Caminin ahşap iskeletli çatısında ve özellikle tavan kaplamasında önemli olarak kabul edilmesi gereken bozulmalar bulunmamakla birlikte harimde tavanın su aldığı gözlenmiş olup çatı kaplamasını oluşturan kiremitlerin elden geçirilmesi önerilir(bkz. Fotoğraf 24-25-26).

Son cemaat mahalli

Caminin ahşap iskeletli son cemaat mahalli oluşturulmuş ve tüm cepheleri kapatılmıştır. Yapının özgün karakterine uymayan betonarme iskeletli son cemaat mahallinin yıkılarak yerine restorasyon projesinde ön görülecek şekilde ahşap iskeletli tek eğimli ahşap çatılı bir son cemaat mahalli oluşturulması önerilir(bkz.fotoğraf 13).

Şadırvan

Sonradan betonarme olarak yapıldığı açık olan şadırvanın da sökülerek restorasyon projesinde önerileceği şekilde mermer sütunlu ve ahşap iskeletli kubbeli olarak yeniden oluşturulması önerilir(bkz. Fotoğraf-4). 

Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-21)
Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-21)

Çorlu Fatih Cami Kazı Çalışmaları(fotoğraf-22)
Çorlu Fatih Cami Kazı Çalışmaları(fotoğraf-22)

Çorlu Fatih Cami Minare Sıva Raspası(fotoğraf-23)
Çorlu Fatih Cami Minare Sıva Raspası(fotoğraf-23)

Minare petek kısmı söküldükten sonra özgün minare basamak sistemi ile ilgili yapılan araştırma raspasında ahşap basamak tespiti yapılmıştır.
Minare petek kısmı söküldükten sonra özgün minare basamak sistemi ile ilgili yapılan araştırma raspasında ahşap basamak tespiti yapılmıştır.

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Kiremit Sökümü(fotoğraf-24)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Kiremit Sökümü(fotoğraf-24)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Çatı Sökümü(fotoğraf-25)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Çatı Sökümü(fotoğraf-25)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Yerinin Çatısı ve Doğramalarının Sökülmesi(fotoğraf-26)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Yerinin Çatısı ve Doğramalarının Sökülmesi(fotoğraf-26)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Yerinin Yıkılması(fotoğraf-27)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Yerinin Yıkılması(fotoğraf-27)

Çorlu Fatih Cami Molozların Temizlenmesi(fotoğraf-28)
Çorlu Fatih Cami Molozların Temizlenmesi(fotoğraf-28)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Sıva Raspası(fotoğraf-29)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Sıva Raspası(fotoğraf-29)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Beden Duvarı Raspası(fotoğraf-30)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli Beden Duvarı Raspası(fotoğraf-30)

Çorlu Fatih Cami Harimde Sıva Raspası(fotoğraf-31)
Çorlu Fatih Cami Harimde Sıva Raspası(fotoğraf-31)

Çorlu Fatih Cami Cephe Raspası(fotoğraf-32)
Çorlu Fatih Cami Cephe Raspası(fotoğraf-32)

Çorlu Fatih Cami İç Sıva Raspası(fotoğraf-33)
Çorlu Fatih Cami İç Sıva Raspası(fotoğraf-33)

Çorlu Fatih Cami Mihrap Kalemişi(fotoğraf-34)
Çorlu Fatih Cami Mihrap Kalemişi(fotoğraf-34)

Çorlu Fatih Cami Harim Giriş Kapısının Onarımı(fotoğraf-35)
Çorlu Fatih Cami Harim Giriş Kapısının Onarımı(fotoğraf-35)

ÇORLU FATİH CAMİNİN RESTORASYON SONRASI MEVCUT DURUM

Tüm pencereler 1.sınıf cam malzeme ile projeye uygun olarak değiştirilmiştir. (bkz.fotoğraf-37)

Çorlu Fatih Cami Pencere Detayı(fotoğraf-37)
Çorlu Fatih Cami Pencere Detayı(fotoğraf-37)

Çorlu Fatih Cami Çeşmesi(fotoğraf-38)
Çorlu Fatih Cami Çeşmesi(fotoğraf-38)

Mevcud şadırvan kaldırılarak projedeki detaylara uygun yeni
şadırvan yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-39)

38a

Çorlu Fatih Cami Şadırvanı(fotoğraf-39)
Çorlu Fatih Cami Şadırvanı(fotoğraf-39)

Çorlu Fatih Cami Kuyusu(fotoğraf-40)
Çorlu Fatih Cami Kuyusu(fotoğraf-40)

 

Çimento harçlı sıva müdahaleleri raspa yapılmıştır ve horosan sıva uygulanmıştır. Sıva üzerine nefes alan boya uygulaması gerçekleştirilmiştir.

Döşemeler özgün tuğla özelliğine uygun olarak altıgen formda tuğla ile yenilenmiştir.

Minare peteği, şerefe ve şerefe altı tuğla örgü sistemi sağlıklı olmadığından sökülmüş özgününe uygun olarak tuğladan örülmüştür.(bkz-41)

Çorlu Fatih Cami Minaresi(fotoğraf-41)
Çorlu Fatih Cami Minaresi(fotoğraf-41)

minare

Minarenin kürsü bölümü kesme taş, gövde kısmı ile petek kısmı tuğladır. Köşelerde pah yapan pabuç kısmı kısadır. Ortalama 1 m. Yüksekliğindeki bu bölümde kesme taştır.

Minare ile ilgili İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Feridun Çılı tarafından alınan taşıyıcı sistem raporunda  ‘ Minarenin dış ve iç yüzü çimento esaslı sıva ile sıvalı olup bu sıvanın alınması uygun olacaktır. Minarenin çekirdeği ile basamaklarının betonarme olarak sonradan yapıldığı anlaşılmaktadır. Özgün durumda çekirdek ve basamakların ahşap olabileceği düşünülmektedir. Minarenin yatay yükler etkisi altındaki güvenlik düzeyini düşürmemek amacıyla betonarme çekirdek ve basamakların betonarme ile onarılarak olduğu gibi bırakılması önerilir.

Minarenin sıvaları kaldırıldığında, derz bozulması görülen bölgelerde derzlerin, minarenin özgün harcı ile benzer özeliklerde harç kullanılarak yenilenmesi, yüzey kaybı görülen bölgelerde yüzey bozulmasının derinliğine göre daha önceki bölümde açıklandığı şekilde davranılması önerilir.

Minarede düşeyden kaçıklığı çıplak gözle de görülebilen petek bölümünün ve külahının yenilenmesi uygun olacaktır.’   Yazmaktadır. Bu doğrultuda hazırlanan restorasyon tadilat projesi de Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 06.11.2012 tarih 681 sayılı karar ile onaylanmıştır.

Uygulama bu karar doğrultusunda yapılmaktadır. Minarenin külah ve petek kısmı sökülmüştür. Uygulama sırasında minare gövdesinde yapılan raspalarda minare tuğla gövde duvarı ile betonarme çekirdek arasında 8,5 cm. kalınlığında tuğla 2. Bir duvarın örüldüğü ve basamakların hiçbir şekilde gövdeye oturmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda betonarme olan merdivenlerin alınmasının minarenin özgün yapım sistemi açısından daha doğru bir yaklaşım olduğuna karar verilmiştir. Bu nedenle minare ile ilgili uygulamalar durdurularak özgün yapım sistemine uygun revize restorasyon projesi hazırlanarak ve koruma kurulu bilgisine sunulmuştur.

Minarenin külah ve petek kısmı sökülmüştür. Uygulama sırasında minare gövdesinde yapılan raspalarda minare tuğla gövde duvarı ile betonarme çekirdek arasında 8,5 cm. kalınlığında tuğla 2. Bir duvarın örüldüğü ve basamakların hiçbir şekilde gövdeye oturmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda betonarme olan merdivenlerin alınmasının minarenin özgün yapım sistemi açısından daha doğru bir yaklaşım olduğuna karar verilmiştir. Bu nedenle minare ile ilgili uygulamalar durdurularak özgün yapım sistemine uygun revize restorasyon projesine göre yapılmıştır.

Çorlu Fatih Cami Minaresi(fotoğraf-42)
Çorlu Fatih Cami Minaresi(fotoğraf-42)

Minare merdiveni tuğla ve ahşap ile yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-43)

Çorlu Fatih Cami Minare Merdiveni(fotoğraf-43)
Çorlu Fatih Cami Minare Merdiveni(fotoğraf-43)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli(fotoğraf-44)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli(fotoğraf-44)

Musalla taşı mevcut yerinde durarak betonarmelerden arındırılmıştır.(bkz.fotoğraf-45)

Çorlu Fatih Cami Musalla Taşı(fotoğraf-45)
Çorlu Fatih Cami Musalla Taşı(fotoğraf-45)

Restorasyon öncesi kapalı bir mekan durumda olan son cemaat
mahallinin alüminyum kapı ve pencere doğramaları sökülerek ahşap konstrüksiyon olarak yeniden yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-46-47)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli(fotoğraf-46)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli(fotoğraf-46)

Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli(fotoğraf 47)
Çorlu Fatih Cami Son Cemaat Mahalli(fotoğraf 47)

Harim giriş kapısı atölyede onarılmış bakım yapıldıktan sonra
fümügasyon ve emprenyesi uygulanmıştır. Üzerine boyamı işlemi yapılmıştır.

Çorlu Fatih Cami Harim Giriş Kapısı(fotoağraf-48)
Çorlu Fatih Cami Harim Giriş Kapısı(fotoağraf-48)

Çorlu Fatih Cami Harim Giriş Kapısı Üzerindeki Kitabe(fotoğraf-49)
Çorlu Fatih Cami Harim Giriş Kapısı Üzerindeki Kitabe(fotoğraf-49)

Harimdeki jadınlar mahfili,minber,mihrap ve tavanlarda boya
raspası yapılmış,emprenye sürüldükten sonra çift renk düzeni ile boya yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-50)

Çorlu Fatih Cami Harimi(fotoğraf-50)
Çorlu Fatih Cami Harimi(fotoğraf-50)

Kurul kararı ile yapı içerisinde kalem işi araştırma raspası yapılmıştır. Caminin birçok onarım geçirdiği dikkate alındığında günümüzde çimento harçlı olan özgün olmayan sıva bölümlerinden kalem işi raspası sonucunda bir belgeye ulaşılamamıştır. Raspa sonucunda bir ize rastlanılmamasına karşın elimizdeki fotoğraf belgeleri dikkate alınarak kalem işi programı hazırlanmıştır. Fotoğraflarda koltuk altı silmelerinde, silmelere sabitlenen alın kısımlarında ve harime bakan mahfil dikme üst kısımlarında rozetlerin yapıldığı tespit edilmiştir. Fotoğraflar da tespit edilen formlar rokoko tarzı yapıldığını göstermektedir. Ancak fotoğrafların çözünürlüğü’ nün iyi olmamasından dolayı motif ana hatları çizilebilse de detaylarının tamamlanamadığı görülmüştür.

Kalem işi programının sağlıklı yapılabilmesi için dönem olarak aynı olan Malkara Gazi Süleyman Paşa Cami incelenmiştir. Yapıda mevcutta kalem işi olamamasına karşın yapıda yapılan raspalarda alttan çıkan kalem işleri dikkate alınarak Fatih Camin de de bu detaylardan yararlanılmıştır.
Bu benzerlikler göz önünde bulundurularak Malkara Gazi Süleyman Paşa Camii tezyinatının  Çorlu Fatih Camii’ne aynı dönemi  ve renkleri yansıtan benzer tarzda  rokoko bezemelerin projesi çizilerek uygulanmıştır.

Çorlu Fatih Cami Eski Fotoğraflardan Kalemişi Örneği(fotoğraf-51
Çorlu Fatih Cami Eski Fotoğraflardan Kalemişi Örneği(fotoğraf-51

Çorlu Fatih Cami Genel Görünüşü(fotoğraf-52)
Çorlu Fatih Cami Genel Görünüşü(fotoğraf-52)

Çorlu Fatih Cami Eski Tavanı(fotoğraf-53)
Çorlu Fatih Cami Eski Tavanı(fotoğraf-53)

Mihrap üzerindeki boya raspalnmış ve özgün yüzey ortaya
çıkarılarak iyileştirilmiştir(bkz.fotoğraf-54)

Çorlu Fatih Cami Mihrabı(fotoğraf-54)
Çorlu Fatih Cami Mihrabı(fotoğraf-54)

Minber üzerindeki yağlı boya temizlenerek ahşap yapısındaki bozulmalara karşı gerekli yenilemeler yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-55)

Çorlu Fatih Cami Minberi(fotoğraf-55)
Çorlu Fatih Cami Minberi(fotoğraf-55)

Çorlu Fatih Cami Kadınlar Mahfili(fotoğraf-56)
Çorlu Fatih Cami Kadınlar Mahfili(fotoğraf-56)

Çorlu Fatih Cami Aydınlatıcısı(fotoğraf-57)
Çorlu Fatih Cami Aydınlatıcısı(fotoğraf-57)

Çorlu Fatih Cami Vaaz Kürsüsü(fotoğraf-58)
Çorlu Fatih Cami Vaaz Kürsüsü(fotoğraf-58)

Mevcut vaaz kürsüsü çürümüş olduğundan dönemine uygun olarak birinci sınıf çam malzemeden yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-58)

Çorlu Fatih Cami Bahçesi(fotoğraf-59)
Çorlu Fatih Cami Bahçesi(fotoğraf-59)

Mevcut çatı restorasyon sırasında kaldırılmıştır. Ahşap malzeme kullanılarak projeye uygun alaturka kiremit ile örtülmüştür. Çatı içerisine girilerek çürüyen ahşap elemanlar 2.sınıf cam malzeme ile yenilenmiştir. Ahşap tavan alttan teraziye alınarak kot düzeltilmiştir.
Çatı kiremitleri alaturka kiremit olarak yenilenirken alt kısmına su
yalıtımı yapılmıştır.(bkz.fotoğraf-60)

Çorlu Fatih Cami Çatı Detayı(fotoğraf-60)
Çorlu Fatih Cami Çatı Detayı(fotoğraf-60)

 

Çorlu Fatih Cami Ahşap Dikmeleri(fotoğraf-61)
Çorlu Fatih Cami Ahşap Dikmeleri(fotoğraf-61)

İç mekanda ki ahşap dikme ve hatılların üzerindeki boya tabakaları kimyasal usulle temizlenmiştir. Çürüme ve kurtlanma olan ahşaplar ise birebir değiştirilmiştir.(bkz.fotoğraf-61)

Cami içerisinde yer alan klima ve ısıtma sistemleri kaldırılarak yerden elektrikli ısıtma sistemi yerleştirilmiştir.

Mevcut pencere ve kapı boşlukları iyileştirilmiş, çift camlı ahşap doğramalar takılmıştır.

Çorlu Fatih Cami Ahşap Pencereler(fotoğraf-62)
Çorlu Fatih Cami Ahşap Pencereler(fotoğraf-62)

Camide ki demir parmaklıklar kaldırılarak demir lokma parmaklıklar takılmıştır.(bkz.fotoğraf-62)

Cami avlusunda ise peyzaj ve çevre düzenlemesi yapılmıştır. Yeşil alanlar çimlendirilmiştir. Ayrıca cami avlusunda yer alan imam lojmanı abdesthane kaldırılmıştır.(bkz.fotoğraf-59)

Betonarme olan son cemaat mahalli projeye uygun olarak kaldırılmıştır yine proje ve eski belgelerine uygun olarak ahşap strüktürlü kapalı son cemaat yeri yapılmıştır. Son cemaat yeri 2.sınıf cam doğramalar, kaplamalar ise 1.sınıf camla imal edilmiştir. Yapıda kullanılan tüm ahşap elemanlar fırınlanmış ve emprenye edilmiştir.

Çorlu Fatih Cami Minaresi ve Son Cemaat Yeri(fotoğraf-63)
Çorlu Fatih Cami Minaresi ve Son Cemaat Yeri(fotoğraf-63)

Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-64)
Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-64)

Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-65)
Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-65)

Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-66)
Çorlu Fatih Cami Genel Görünüş(fotoğraf-66)

Çorlu Fatih Cami Genel Görünüşü(fotoğraf-67)
Çorlu Fatih Cami Genel Görünüşü(fotoğraf-67)

KAYNAKÇA

1. O.ASLANAPA “Fatih Devri Abideleri,” Türk Sanatı Tarihi Araştırma ve İncelemeleri, 1, 1963, 1- 20

2. E.H.AYVERDİ, Fatih Devri Mimari Eserleri, İst. Fetih Derneği Yayını 1953 (1961)

– Osmanlı Mimarisinin İlk Devri, İstanbul 1966

3. Sedat ÇETİNTAŞ, Fatih Devri Mimarisi, Türk Düşüncesi, C.5, S.29, 1956, S. 267- 277

4. Selçuk MÜLAYİM,” Fatih Devri Kültür ve Sanat Hayatı Bibliyografyası”, İstanbul Armağanı Fetih-Fatih 1, İstanbul B.Ş.B. Yayını, İstanbul 1995, S. 273- 282

5. O.ASLANAPA, “Fatih Sultan Mehmet zamanındaki Mimari Eserler”, İstanbul Armağanı Fetih-Fatih 1, İsanbul B.Ş.B. Yayını İstanbul 1995, S. 143- 149

6. O.ASLANAPA, Osmanlı Devri Mimarisi, İstanbul 1985, S. 83- 114

7. E.H.AYVORDİ, Osmanlı Mimarisinde Fatih Devri 755- 786 (1453- 1481) 3- 4 2cilt, İstanbul 1973- 74

8. O.ENGİN, Fatih Mehmet 2 Vakfiyeleri, Ankara 1938

9. E.H.AYVERDİ,” Osmanlı Mimarisinin İlk Asrı”, Milletlerarası Birinci Türk Sanatları Kongresi, Ankara 19- 24 Ekim 1959 Tebliğler, Ankara 1962, S. 70- 82

10. S.EYİCE, ”Fatih Devri Mimarisi, ”Bilgi, C. 11, S. 122, 1957, S.23- 25

11. D.KUBAN, Osmanlı Mimarisi, Yem Yayını, İstanbul 2007

12. Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi

13.C.E.ARSEVEN, SANAT ANSİKLOPEDİSİ,C.2,1965