Etiket arşivi: Metropolit Evi

Malkara 210 ada 46 parseldeki Metropolit Evi Proje Raporu

Tekirdağ ve Malkara ile ilgili bilgileri http://www.erhanuludag.com/tr/tekirdag-malkara-ilcesi-188-ada-11-parseldeki-kilisenin-proje-raporu/ yazısında bulabilirsiniz…

3-Rölöve raporu

Tekirdağ ilinin batısında yer alan Malkara ilçesinin Gazibey Mahallesinde 210 ada 46 parselde yer alan tarihi yapı Edirne Anıtlar Kurulu tarafından tescillenmiş olup mülkiyeti Tekirdağ Belediyesi’ne aittir. Mevcut yapı günümüzde harabe, atıl ve harap durumdadır.

Korunması gereken bir kültür varlığı olarak yapının mevcut durumundan kısaca bahsedersek; bakımsızlık, atmosferik koşullar, çevresel etkiler ve özgün fonksiyonuna uygun olmayan kullanımlar nedeni ile yapı kısmen fiziksel ve mekanik tahribata uğramıştır.

Zaman içerisinde kesme taş duvar içerisinde harç boşalması ve yer yer taş düşmeleri, duvarlardaki çatlamalar ve açılmalar, yapı malzemeleri üzerinde gözlenen yüzey kayıpları, derz boşalması, nemlenme, tuzlanma,  parça kopmaları, mantar oluşumları gibi malzeme bozulmaları, metal elemanlardaki korozyon, kapatılmış özgün açıklıklar yapının genel hasarlarıdır. 

Yapıda betonarme/ çimento sıva uygulamaları ve arka kısa cephede-iç mekânda muhdes ekler hem görsel hem de fiziksel açıdan uyumsuz olup yapıya zarar vermiştir.

Zemin kat+1 normal kattan oluşan yapı dikdörtgen planlı, ayrık nizamlıdır.

Kireç esaslı bağlayıcı harç ile keşan taşından yığma kagir sistemde inşa edilen yapıdan günümüze sadece beden duvarları ve özgün kurguya ait mimari izler ve öğeler ulaşmıştır. Yapının köşelerini ve çatı hizasında üçgen alınlık duvar hattını vurgulayan bosajlı kesme taşlar kullanılmıştır. Yine yapının dış cephe pencereleri ve kapı sövelerinde de kesme bosajlı taşlar kullanılmıştır.

3.1 Dış cephe

Dış cephe mimari gelişimi ön ve arka kısa cephe simetrik bir düzenlemeye sahiptir. Pencereler üçlü grup halinde zemin ve 1. katta simetri ekseninde yer alır. Sol uzun cephede zemin kat orta aksta yer alan bir ana giriş kapısı her iki yanında ikişer pencere ve kapının hemen üzerinde 1. kat simetri aksında dışa taşkın metal profillere oturan harap bir balkon yer alır.  Balkonun döşemesi niteliksiz, donatılı betondur. Balkonun özgün kurguda mevcut olan demir korkuluğu günümüze ulaşmamıştır. Balkonun her iki yanında ikişer cephe penceresi yer alır.

Sağ uzun cephede ise özgün mimari kurguda zemin katta beş, üst katta da beş adet olmak üzere pencere açıklığı mevcuttur.

Kat yükseklikleri tüm cephede bosajlı dikdörtgen uzun kesme taş silmelerle vurgulanmıştır. Silmelerin olduğu hizada belli aralıklarla cephede güçlendirme için tüm cepheyi çevreleyen metal kılıçlamalar yapılmıştır. Dış cephe sıvasız taş örgüdür.

Yapının çatıya geçiş kenarı tüm cepheyi çevreleyen taştan içbükey profilli saçak olup furuşlarla hareketlendirilmiştir. Ön cephe ve arka cephe kısa kenarlar çatının üçgen alınlık duvarı ile biter. Bu üçgen alınlık duvarlarının orta aksında birer pencere yer alır.

Ön cephe görünüm

Hali hazırda pencere ve kapı doğramaları mevcut olmayıp açıklıklar büyük oranda tuğla ve taş örgülerle kapatılmıştır. Ön kısa cephede zemin kattın sağ aksında ve sağ uzun cephenin de orta aksında olmak üzere yer alan pencereler niteliksiz bir müdahale kapıya dönüştürülerek özgün mimari kurguya zarar verilmiştir.

Yapının üst örtüsü günümüze ulaşmamış olup özgün kurguda ahşap konstrüksiyonlu beşik çatı ve alaturka kiremit ile aktarılmış idi. Ön cephede büyük ölçüde günümüze ulaşan çatı üçgen alınlık duvarı arka cephede yıkılmıştır.

3.2 İç mekân

Yapının iç mekânında yoğun olarak ağaçlanma ve bitkilenme ile oluşan kökler yapısal hasarlara sebep olmuştur. Binanın sorunlarını ve özgün detaylarını tespit edebilmek için iç mekânda moloz ve atıkların temizlenmesi, bitkilenmenin sonlandırılması gerekmektedir. Dikdörtgen planlı yapının ön cephe sağ aksında betonarme yapı kalıntısı mevcuttur. Ayrıca binanın elektrik santrali olarak kullanıldığı dönemde zeminde kullanım işlevine uygun olarak muhdes betonarme teknik donatı öğeleri görülmektedir.

İç mekân genel görünüm
İç mekân genel görünüm

Günümüze ulaşmayan normal katın iç mekânda duvar içinde gizlenen ahşap kirişler ile özgün kat yükseklikleri tespit edilebilmektedir. Ahşap kirişler bindirme sistemde olup metal kenetler kullanılarak güçlendirilmiştir. Üst kotta beden duvarlarında saçak altından başlayan yer yer taş düşmeleri ve kısmi yıkılma söz konusudur.

Giriş cephesinde zemin kat orta aksta ana giriş kapısı yer alır. Kapının dıştan bosajlı taş kemeri iç cidarda tuğla örgü basık yuvarlak kemerli olup metal profil lentosu mevcuttur. Aydınlık penceresi tuğla örgü ile kapatılmıştır. Kapı doğramaları günümüze ulaşmamıştır. Kapının her iki yanında iç mekânda tuğla örgü yuvarlak kemerli dar, uzun ikişer pencere yer alıp pencere doğramaları mevcut değildir. Üst kat cephe de ise orta aksta balkona açılan kapı ve balkonu taşıyan ve ahşap kirişlere bindirilen metal profil çıkmalar mevcut olup kapı ve cephe düzenlemesi zemin kat ile simetriktir.

iç mekânda muhdes yapı kalıntıları
sağ iç cephede ahşap kirişler, pencereler ve kapıya dönüştürülen pencere

Sağ cephede zemin katta orta aksta yer alan pencere kapıya dönüştürülmüş olup metal çift kanatlı muhdes bir kapı mevcuttur. Kapının sağ ve sol yanında yer alan ikişer pencere ise tuğla örgü ile kapatılmış olup sağ ve ön cepheye bitişik betonarme yapı kalıntıları yer alır. Üst katta ise beş adet pencere yer alır pencere boşlukları kısmen tuğla örgü duvar ile kapatılmıştır.

Özgün kurguda ön ve arka kısa cephelerde zemin ve üst katta üçer adet pencere yer alıp her iki cephede simetrik özellik gösterir. Ön kısa cephenin zemin katında sağ penceresi kapıya dönüştürülerek özgün kurguya zarar verilmiştir.

Yapının pencereleri dış cephede bosajlı taş basık yuvarlak kemerli, iç çedarda tuğla örgü basık yuvarlak kemerlidir. kemerlerin karnında kilit taşının simetriğinde metal kenetler ile güçlendirme yapılmıştır. Uzun,dar ve dikdörtgen formlu olan pencerelerin doğramalarına dair mimari bir iz olmamasına rağmen eski fotoğraflarında ahşap çift kanatlı olduğu görülmekte olup zemin katta dökme demir, mızrak uçlu metal şebekelidir. Bu metal şebekelerin bir kısmı günümüze ulaşabilmiştir.

İç mekânda pencere ve kapı sövelerinde ve kemer karınlarında kireç esaslı özgün sıva üzeri boya izleri takip edilebilmektedir. Özgün kurguda iç cephe duvarların sıvalı olduğu tespit edilebilmektedir.

Yapının üst örtüsü mevcut değildir. Fakat mimari izlerden ve eski bir fotoğrafına dayalı olarak ahşap konstrüksiyonlu, üçgen alınlık duvarına sahip, beşik çatılıdır. Üçgen alınlık ve ortasındaki aydınlatma penceresi bir çatı katı görüntüsü verse de yapının beden duvarlarında izlenen tavan döşeme izi ve alaturka kiremitli saçak örtüsü kalıntıları çatı konstrüksiyonun ve tavan döşemesinin kotunu göstermektedir.

4-Restitüsyon raporu

Yapının özgün mimari karakterinin belirlenebilmesi ve dönemini yansıtan teknik bilgi ve yazılı – görsel belgeler elde etmek amacı ile yapılan detaylı araştırmalar rölöve çalışmaları ile eş zamanlı olarak gerçekleştirilmiştir. Yapı ile ilgili olarak öncelikle üniversitelerin kütüphaneleri, Başbakanlık Osmanlı arşivleri, İstanbul Üniversitesi Fotoğraf Arşivi, IRCICA kütüphanesi, Atatürk Kitaplığı ve fotoğraf arşivleri, İstanbul Enstitüsü, Rum- Ermeni mimarisi ile ilgili kaynak kitaplar taranmış ancak yeterli veriye ulaşılamamıştır.

Malkara ile ilgili belgeler incelendiğinde yapının değirmen yapısı ya da okul yapısı olma ihtimalleri üzerinde durulmuştur.

Bölgede ki gayrimüslimlerin yazılı ve görsel kaynakları, gazete arşivleri taranmış dönemin sanat-mimari, kültürel, çevresel, tarihi, sosyal, toplumsal, gelişimleri, değişimleri ve olayları incelenmiş noktasal bazı verilere ulaşılmıştır.

Sözlü tarih araştırmaları kapsamında yörenin insanlarından edinilen bilgiler ışığında; dini inanç farklı bile olsa yapının ilçenin kültürel hafızası içinde önemli bir yere sahip olduğu gözlemlenmiş olmakla beraber koruma bağlamında büyük ölçüde aynı önem verilmemiştir.

Cumhuriyet Döneminde elektrik santrali olarak kullanılan yapının özgün işlevinin ne olduğu konusunda farklı fikirler vardır. Bu fikirlerden biri yapının metropolit evi olduğu yönündedir. Fakat bu yapının metropolit evi olması kilise yönetim hiyerarşisi, ilçenin o dönemde ki konumu ve ilçeyi yöneten idari yapı göz önüne alındığında söz konusu değildir. Metropolit Hristiyanlıkta bir bölgenin tüm kiliselerinden sorumlu piskopos veya başpiskoposu olup kilise hiyerarşisinde bulunduğu görev tanımı ve konumu itibari ile bölgenin merkez ilçesinde görevli olması gerekir. Malkara o dönem sancağın bir kazası konumunda idi. dolayısı ile Malkara’nın dönemin idari yönetiminde metropolit görev almaz.

Diğer farklı bir görüş ise bu yapının bir Ermeni kilisesi yönünde olduğu bununla ilgili olarak bazı birkaç resmi kurumun sayfasında ve Ermenice bir iki internet sitesinde bahsedildiği üzere burası bir kilise yapısı da değildir. Kiliselerin plan, kitle tasarımı, mimari ögeleri, doğu-batı yönlü konumlanışı gibi birçok ortak özellikleri vardır. Fakat mevcut yapı tipoloji, konumlanma ve bu mimari kurgudan uzaktır.

Bir diğer görüşü de belirtmeden geçemeyeceğiz. Yapının bir un fabrikası ve değirmeni yani sanayi yapısı olduğu fikridir. Yazılı ve görsel araştırmalarda ilçede iki adet un fabrikasından söz edilmesine rağmen, yapıda konu ile ilgili olarak ne bir mimari düzenleme ne de teknik bir düzenleme ve donatı izine rastlanamamıştır.

Üçgen alınlıklı beşik çatı formu ile değirmen binasını andırsa da incelenen İstanbul Kasımpaşa Değirmeni, Paşalimanı Değirmesi, Unkapanı Değirmen yapılarının son katlarına üçgen alınlıklı bölümünde dahil edildiği yani son katta makas sistemlerinin görüldüğü bir planlama anlayışı tespit edilmiştir. Bizim yapımızda ise bulunan belgelerde alınlık olmasına karşı çatının kata dahil edilmediği belge 2 nolu fotoğraftan gözüken ters tavan çıtasından anlaşılmaktadır. Bunun dışında çatı arasına bakan pencere formu değirmenlerde elips yada yuvarlak iken burada yuvarlak kemerli dikdörtgen formludur. Bu pencerenin çatı havalandırılması için kullanıldığı düşünülmektedir.

İncelenen un değirmenleri yapılarının tek yapı olmadığı lojman, fırın, depo gibi ek birimlerinin sahip olduğu ve çok katlı olduğu tespit edilmiştir. Bunun dışında oturum alanının da çok daha büyük olduğu görülmüştür. 46 parseldeki yapı böyle bi komplekse sahip olmamakla birlikte bu yapı toplulukları ile ilgili elimizde bulunan tarihi bilinmeyen eski fotoğrafta (bkz.belge 1) yapı etrafında başka bir yapı görülmemektedir. veri yoktur. Değirmen yapılarına göre ise küçük ve az katlıdır. Bunun dışında pencere ebatlarını bakılacak olursa un değirmeni yapılarında pencere yüksekliklerinin az olduğu görülmüştür. Ancak 46 nolu parseldeki yapı pencere yükseklikleri değirmen yapılarındaki pencere yüksekliklerinden çok daha fazladır.

Paşalimanı Un Değirmeni
Kasımpaşa Un Değirmeni

Diğer bir görüş ise gayrimüslim cemaatlere ait bir okul olabileceği yönündedir. Ki ermeni yazılı kaynaklarda yapının bulunduğu mahallede ve civarında ve Mamigonyan ile Hıristiyan adlı beş yıllık 173 erkek ve 129 kız öğrenci ile 7 öğretmenin bulunduğu iki okula sahiptiler. Bir diğer yazılı kaynak ise 1901 Edirne Vilayeti Salnamelerinde yörede iki ermeni okulun varlığı tespit edilebilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda yapının bir okul olduğu kabul edilmiştir.

Eski fotoğraf belgesi (yılı bilinmemektedir.-belge 1)

Gayrimüslim okulları incelendiğinde bulunduğu yerdeki öğrenci sayısına göre tek katlı yada çok katlı okul yapıları tespit edilmiştir. Yapı oturum alanıda yine öğrenci sayısına göre büyük yada küçük dönem örneklerinin olduğuda araştırmalar sürecinde yapılan tespitlerdir. Araştırma sürecinde 46 parsel ile benzerlik gösteren okul yapıları raporlanmıştır. Buna göre;

AYA KİRYAKİ OKULU

Zemin kat planı

Birinci kat planı
Yapının çöken çatı sistemi, döşeme kiriş sistemi 46 parseldeki yapı ile benzerlik göstermektedir.

PAPAZ KÖPRÜSÜ RUM OKULU

Papaz Köprüsü Rum okulu Cephesi
Papaz Köprüsü Rum Okulu Planları

ZAGOR-PATİKO OKULU

Plan Şeması
Görünüşü

KUMKAPI IOAKİMİON RUM KIZ LİSESİ

Plan Şeması
Cephesi

YANYA POGON OKULU

Osmanlı döneminde Yanya’da inşa edilen Pogon Okulu

Yapıdan günümüze sadece beden duvarları kalmış olup cephe düzenlemesinde yapının günümüze ulaşan en eski fotoğrafı ve mimari izler esas alınarak restitüe edilmiştir.

Yapının tek giriş kapısı sol cephede orta aksta yer alıp dıştan taş, içten tuğla örgü basık yuvarlak kemerli olup aydınlık pencereli, ahşap çift kanatlıdır. Ayrıca kapının aydınlık penceresinin doğramaları ahşap olup sabit kasetleme çıtalıdır. Tüm pencere doğramaları gibi bu cephede de ahşap ve üst kotta sabit kasetleme çıtalı, alt kotta çift kanatlı olup zemin katta dökme demir mızrak uçlu şebekeler yer alır. Giriş kapısının sağ ve sol ekseninde ikişer pencere yer alırken bu düzenleme simetrik olarak üst katta da tekrarlanmıştır. ayrıca yapıda ki tüm pencereler de içten tuğla örgü basık kemerli, dıştan taş örgü basık kemerli olup içte kemerlerin üzerinde tuğla örgü hafifletme kemerleri yer alır.

Pencere ve kapı kemerlerinin iç ve dış görünümü
Pencere ve kapı kemerlerinin iç ve dış görünümü

Yine sol cephenin giriş aksının üzerinde yer alan çıkma balkon demir korkulukludur. Büyük olasılıkla yapının arka cephesinde günümüzde de mevcut olan betonarme niteliksiz muhdes ek yapılırken balkonda bu dönemde betonarme olarak yenilenmiştir.

Ön ve arka kısa cephelerde alt ve üst katta üçer pencere mevcut olup çatı alınlık duvarında da birer aydınlatma penceresi yer alır. Ön cephenin zemin katında sağ eksende yer alan pencere kapıya dönüştürülerek özgün mimariye zarar verilmiştir. aslına uygun olarak onarılmalıdır. Çatının üçgen alınlık duvarının aydınlanma penceresi de bosajlı taş basık kemerli olup tuğla örgü ile kapatılmıştır. Pencere özgün mimari kurguda diğer cephe pencerelerinde olduğu gibi ahşap kasetleme çıtalı ve tek kanatlıdır.

sol giriş cephesinde üst katta yer alan aslına uygun olmayarak onarılan balkon
ön cephe sağ aksta kapıya dönüştürülen pencere

Sağ uzun kenar cephede de zemin katta beş, üst katta beş cephe penceresi yer almaktadır. Yapıda ki diğer tüm pencere açıklıkları gibi büyük ölçüde niteliksiz malzemeler ile kapatılmıştır. Ayrıca yine sağ cephenin zemin katının orta aksında kapıya dönüştürülen pencere açıklığı aslına uygun olarak restore edilmelidir.

sol cephede kapıya dönüştürülen pencere

Yapının ana kütlesinin köşelerini ve çatı hizasında üçgen alınlık duvar hattını vurgulayan bosajlı kesme taşlar kullanılmıştır. Aynı şekilde yapının dış cephe pencereleri ve kapı sövelerinde de kesme bosajlı taşlar kullanılmış olup kat silmeleri de dikdörtgen bosajlı taşlar ile vurgulanmıştır. Cephede saçak altı içbükey profilli silmesi taş furuşlarla hareketlendirilmiştir.

Çatı üçgen alınlık hattı ve pencere sövelerinde kullanılan bosajlı taşlar

Yapıya bitişik arka cephede yer alan betonarme muhdes ek yapı binanın silüetini bozmakta olup bina bu ve benzeri tüm muhdes eklerden restitüsyon projesinde kaldırılmıştır.

Zemin ve bir normal kattan oluşan yapının iç mekânda kat izleri takip edilebilmektedir. Beden duvarlarının içine yerleştirilen ahşap kirişler bindirme tekniğinde olup metal kenetlerle sabitleme ve güçlendirme yapılmıştır. Dolayısıyla kirişleri ahşap olan yapının bu ahşap bağlayıcı ve konstrüksiyon düzenlemesini tamamlaması için taşıyıcılar da ahşap olmalıdır. Yakın döneme ait bir fotoğrafta ise ahşap çatı ve ahşap döşeme sistemi kısmen de olsa görülmektedir. Ayrıca üst katın ahşap tavan döşeme izi sağ cephenin üst kotunda tespit edilebilmektedir. Buna göre üst katın tavan döşemesi Ters tavan sistemde ve yalındır. Bu tür tavanlar kirişler üzerine, ince lama şeklinde merteklerin yan yana sıralanmasıyla ya da hasır ve buna benzer malzemelerin kirişlerin üzerine serilmesiyle oluşturulur. Ters tavanlarda kirişler, odanın içerisinden kaplanmadığı için açıkta kalır. Yapının günümüze ulaşmayan üst örtüsü geçmişte ahşap beşik çatı olup alaturka kiremit ile aktarılmıştır. bugün yapının beden duvarlarının üst kotlarında çatı sisteminin mimari izlerini görebilmekteyiz. Dolayısıyla ahşap döşemeler, kirişler ve çatı sistemi; yığma duvarları yatay düzlemde bağlayarak taşıyıcı çerçeveyi tamamlarlar.

Ahşap çatı ve döşeme konstrüksiyonu / foto: fikri aktan (belge-2)

Bu bağlamda yapı üzerinde izi bulunmayan, kaynaklarda özgününe dair herhangi bir veriye rastlanmayan bazı konularda, uzman inşaat mühendisi, mimar ve sanat tarihçilerden görüş alınarak fikir birliğine ulaşılmış ve benzer tipolojide ki yapılar incelenerek elde edilen bilgiler diğer mevcut mimari izler doğrultusunda şekillenmiştir. Takiben yapının iç mekan düzenlemesi ve mimari kurgusunda restitüsyon projesi esas alınmalıdır.

Buna göre ana giriş kapısının olduğu eksende geçiş holü ve sol cephe duvarına bitişik ahşap iki kollu yarım döner merdiven ahşap dikmeler ve ahşap bağdadi bölme duvarlar ile düzenlenen dikdörtgen planlı bir mimari hacim içerisinde yer alır. Sol cephenin orta aksında ki pencere merdiven  kovasının içerisinde düzenlenmiştir.

Bu holden aynı simetri aksında yer alan iki ahşap kapı dersliklere açılır. Üst katta balkona ve dersliklere açılan merdiven holü yer alır.

Binada yapılan araştırma kazısında taş zemin döşemesi ile karşılaşılmış olup zemin kat bu bulguya göre restitüe edilmiştir. Üst kat ise yakın dönem bir fotoğrafa dayanarak ve mimari izlerden elde edilen bulgulardan ahşap kaplama olarak düzenlenmiştir.

Yapının dış cephesi sıvasız iç cepheleri sıvalı olarak önerilmiştir. İç mekanda sıva izleri pencere nişlerinde ve yer yer duvar yüzeylerinde takip edilebilmektedir.

Buna göre;

–  Yapıda iç mekanda ki ve dış cepheye bitişik nizamda yapılan niteliksiz eklerden ve kalıntılardan restitüsyon projesinde arındırılmıştır.

  • Yapıda ki tüm pencere ve kapı doğramaları günümüze ulaşmamış olup tüm kapı -pencere açıklıkları restitüsyon da aynen korunmuş ve doğramalar açıklığın üst kotunda sabit kasetleme çıtalı olup ahşap çift kanatlı olarak restitüe edilmiş ve sıvalı olarak önerilmiştir.

–  Zemin katta döşeme taş, üst katta ise ahşap kaplama olarak önerilmiştir.

  • Üst örtü ahşap konstrüksiyonlu beşik çatı sistemde ve alaturka kiremit ile örtülmüştür.

5-Restorasyon Raporu

46 parselde bulunan taşınmaz kültür varlığının mimari restorasyonu restitüsyona uygun olarak yapılacaktır. Ancak yapının kullanımı kent müzesi olarak işlevlendirilecektir. Buna göre restorasyonda alınan kararlar şunlardır;

*Öncelikle yapı içerisindeki ve dış cephesine bitişik durumdaki tüm muhdes ekler tamamen kaldırılmalıdır.

*Yapılar kaldırıldıktan sonra alanda tespit edilen döşeme kotuna kadar yapı içinde kotlama çalışması, hafriyat çalışması yapılmalı; özgün döşeme seviyesine inilmelidir. Kazı itina ile yapılmalıdır ki alt katmanda bulunabilecek özgün döşeme var ise zarar verilmemesi gerekmektedir.

*Yapı beden duvarlarında muhdes olan pencere kapamaları alınmalı, üst kotta harç özelliğini yitirmiş örgüler yerinden alınmalı, restitüsyon projesine uygun olarak özgün harç ve duvar örgü sistemine göre örülmelidir.

*Derz açımdan sonra duvarlarda çatlak tespiti yapılması durumunda;

        *1 cm’ e kadar çatlaklarda özgün harç karışımına uygun olarak enjeksiyon yapılması

          *1-4 cm arasında olan çatlaklara paslanmaz kenetlerle dikiş atıldıktan sonra özgün harç karışımına uygun olarak enjeksiyon yapılması

         *4 cm den büyük olan çatlakların 15-20 cm kadar çevresinin çürütülerek özgün malzeme ve sistemine uygun olarak yeniden örülmesi ve özgün harç karışımına uygun olarak enjeksiyon yapılması; önerilmektedir.

*Uygulama sırasında temel durum tespiti için kısmi sondajlar açılmalıdır. Temel sistemi uzmanlar tarafından incelenmelidir. Temellerde eğer çatlak tespit ediliyorsa duvarlarda önerilen çatlak müdahale yöntemleri temel duvarlarında da uygulanmalıdır.

*Cephedeki çimento harçlı sıvalar itina ile raspalanacaktır.

*Ayakta kalan ve iyi durumda olan duvarların özgün taş örgüsü ile korunacaktır. Yapı taşları büyük ölçüde erimiş, yüzey aşınması olmuştur. Bu nedenle taşlarda çürütme tümleme yapılacaktır. Tümleme malzemesi özgün taş özelliğine uygun taş ile yapılmalıdır. Derzlerin tamamı sökülerek özgün derz karışımlı harç ile yeniden derzleme yapılmalıdır.

Cephede alınlık ve üst kot saçak silme taşlarında ciddi malzeme kayıpları vardır. İyi durumda olanlar korunmalı ancak kötü durumda olanlar çürütülerek özgün malzemesi ile tümlenmelidir.

*Cephede taş yüzeylere atmosferik koşullardan korunması için paroloid sürülmesi sonrasında su itici uygulanması önerilir.

*İç duvarlarda çimento sıva raspaları yapılacaktır. Uygulamada iç duvarlar sıvanacaktır.

*Çatı sistemi restitüsyona uygun olarak yapılmalıdır. Ahşap makas sistemine göre çözümlenecek çatı da kaplama tahtası üzerine rufoline ve alaturka kiremit örtüsü yapılacaktır.

*Yapı günümüze büyük ölçüde yıkılmış durumda gelmiştir. Duvarlarının üst kot bölümleri de büyük ölçüde yıkılmıştır. Bu nedenle öncelikle duvarlardaki güçlendirmeler yukarıda sıralanan maddelere göre tamamlanmalıdır. Çatı sistemi kurgulanmadan önce duvar üst kotunda tüm duvarları çerçevelenecek paslanmaz L ile hatıl sistemi dönülmesi önerilir.

*Duvarlardaki çimento harçlar ve sıvalar raspalanacaktır.

*Paslanmış olan demir kılıç üzeri mekanik temizlik ile pastan arındırılacak üzerine antipas ve siyah yağlı boya uygulanacaktır.

*Zemindeki toprak alımı sırasında alt katmanlardan çıkacak izlere farklı bulgulara göre proje tadilatı yapılarak ilgili koruma kurulu onayından sonra uygulamaya devam edilmelidir.

*kat döşemeleri ahşap kiriş sistemde özgününe uygun olarak yapılacaktır. Zemin döşemesi taş kaplama önerilmiş, 1. Kat döşeme kaplaması ahşaptır.

*Kent müzesi olarak işlevlendirilen yapıda restitüsyon plan şeması büyük ölçüde korunmuştur. Sadece zemin katta girişin sağ bölümüne tuvalet birimleri yerleştirilmiştir. Tuvalet yanına idari ofis konulmuştur. Diğer mekânlar sergileme salonu olarak önerilmiştir. 2 katı birbirine bağlayan merdiven limon kiriş sistemli ahşap merdivendir.

*Kullanılacak tüm ahşap elemanların fırınlanmış, emprenye edilmiş ve yangına karşı koruyucu boya ile boyanmış olması gerekmektedir.

*Kapı ve pencere doğramları projesine uygun olarak yeni yapılmalıdır.

*Komşu parseller ile kotu farkı olan yapı çevresine betonarme perde duvar üzeri taş kaplama olarak önerilmiştir. Taş harpuşta üzerine demir korkuluk önerilmiştir.

Kaynakça

  1. ”19. yüzyıl Kayseri kiliseleri için koruma önerileri” itüdergisi/ a mimarlık, planlama, tasarım Cilt:7, Sayı:2, 26-37, Eylül 2008
  2. Tekfurdağı Sancağı’nın Sosyal ve Ekonomik Yapısı (1890-1902),makâle, Ümit Ekin/ Hümmet Kanal
  3. İstanbul’da Ermeni-Rum Kiliseleri Krizi ve Ermenilere Tanınan Yeni İmtiyâzlar (1890-1891), Ramazan Erhan Güllü
  4. http://ercaninal.blogspot.com.tr/2013/01/tekirdag-tekfurdagi-rodoscuk.html
  1. Tekirdağ 1/5000 nazim imar plani ve 1/1000 uygulama imar plani açiklama raporu

    http://www.azrefs.org/tekirdag-15000-nazim-imar-plani-ve-11000-uygulama-imar-    plani-a.html?page=3

  1. Osmanlı Devleti’nde Ermeni Eğitim Kurumları ve Faaliyetleri, makâle, Necmettin Tozlu
  2. Surp Yerrortutyun Katolik Ermeni Kilisesi, Sanat Tarihi Raporu, Sedat Bornovalı
  3. XIX. Yüzyıl Ayvalık Kiliselerinde Ahşap Konstrüksiyon Teknikleri, Yrd.Doç.Dr. Yasemin İnce Güney, Yrd.Doç.Dr. Hatice Uçar
  4. 1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeniler’, Raymond H. KévorkianPaul B. Paboudjian, Aras Yayıncılık İstanbul, 2013

10.‘Badgerazart Pınaşkharhig Pararan’ (Resimli Dünya Sözlüğü), H.S. Eprigyan,  Venedig, 1902

  1. http://www.agos.com.tr , Çanakkale, Gelibolu, Tekirdağ Ermenilerine ne oldu?,makale, Zekeriya Mildanoğlu
  2. Osmanlı Devleti’nde Gayrimüslimlerin Din-İbadet, Egitim-Ögretim Hürriyetleri ve Bu Bakımdan “Kilise Defterleri”nin Kaynak Olarak Önemi (4 numaralı kilise defteri’nden örnek fermanlar), Ali Güler
  3. Kumkapı Surp Vortvots Vorodman Kilisesinin Yapım Sistemi Ve Onarım Sürecinin Değerlendirilmesi, tez,Rahmi Hızır
  4. http://www.serdarsabri.com/2010/06/malkara-bulgar-kilisesi-umit-bayazoglu.html
  5. http://www.sehirtarihleri.com/tekirdag/

16.Salnamelere Göre İdari,Sosyal ve Ekonomik Yapısıyla Edirne Sancağı, Edirne Valiliği Kültür yayınları

  1. http://www.malkaragundem.com/malkaradaki-tarihi-eserler-koruma-altina-aliniyor.html
  2. “Kuzey Marmara sahilleri ve ard alanında şehirleşmenin tarihi süreci: XVI.-XVII. yüzyıllarda Tekirdağ ve yöresi”, Doktora Tezi, Hacer Ateş, İstanbul Üniversitesi SBE, 2009.
  3. http:// team-aow.discuforum.info/t7-Kumkapı-Surp-Asdvadzadzin-Aziz-meryem-ana-Vortvots-vorodman-gokgurultusunun-Cocukları-Ermeni-Kilisesi.htm
  4. http://www.tarihiyapilar.org/vortvots-vorodman-kilisesi/
  5. http://hagiabyzantion.blogspot.com.tr/2011_12_01_archive.html?view=magazine
  6. http://www.anatoliantemples.com/category/yarimada/
  7. http://ermenikulturu.com/malkara-ermeni-kilisesi/
  8. http://www.radikal.com.tr/turkiye/insaata-feda-olan-mezarlar-1139708/
  9. http://www.serdarsabri.com/2010_06_01_archive.html

26.http://www.istanbulguide.net/insolite/info/francais/turquie_occidentale/malkara.htm

  1. http://team-aow.discuforum.info/t2009-Tekirdag.htm
  2. Tekirdağ ilinde nüfus ve yerleşmenin coğrafi analizi, uluslararası sosyal araştırmalar dergisi, Vedat Şahin, Cilt: 7 Sayı: 35
  3. http://www.tekirdagcik.adalet.gov.tr/tekirdag.html
  4. Türkiye Tasarım Kronolojisi Sanayi Yapıları, 3. İstanbul Tasarım Bienali, Çeviri: Münevver Çelik
  5. Unkapanı Değirmeni’nin Mimari Analizi ve Günümüz Şartlarında Değerlendirilmesi, füsun Seçer Kariptaş, Yrd. Doç. Dr., Haliç Üniversitesi, Mimarlık Bölümü, Mimarlık 357 dergisi, 2011
  6. Türk eğitim tarihinde azınlık okulları ve yabancı okullar, Prof. Dr. Ersoy TAŞDEMİRCİ